Sabahattin İsmail Sabahattin İsmail

Erenköy Halkın Yerleşimine ve Yatırımlara Açılmalı

09 Ağustos 2018

Yıllardır, Erenköy direnişini andığımız her yıldönümünde vurguluyorum:

Erenköy Halkın yerleşimine açılmalı, bölgenin Rumlara verilecek bir taviz olarak tutulduğu izlenimi ortadan kaldırılmalıdır, diyorum…

Erenköy Direniş Destanı’nın 54. yıldönümünde bu çağrımı yeniden vurgulamak istiyorum.

Sırf Rumlar istedi diye Pirgo-Yeşilırmak yolu açıldı ama Pirgo-Erenköy yolu Türk Halkının serbest geçişine açılmadı…

Niye?

Niye bu yolun da yeniden düzenlenip Erenköy’e ulaşımın ve köyde iskanın serbest hale gelmesini gündeme almıyoruz?

Gerek Erenköylü vatandaşlar, gerekse bölge Halkı hükümetin bir an önce bu konuyu değerlendirmesini istemektedir. 

Erenköy’ün 1975’de boşaltılmasına karar verilmesinin nedeni, karayolu ile gidiş-geliş imkanının olmaması ve orada yaşayan insanlarımızın adeta mahsur durumda kalması idi. 

Daha sonraki yıllarda Erenköy Mücahitler Derneği, köyün mücahitlik puanları karşılığı kendilerine verilmesini ve orayı yazlık dinlenme-tatil yeri olarak kullanmayı istemişti. 

Ne ki ulaşım güçlüğü nedeniyle bu talep de geri çevrilmişti. 

Oysa Pirgo-Yeşilırmak yolu açıldığına göre Erenköy’e günün her saatinde kara yoluyla gidiş-geliş imkanı doğmuştur.

ERENKÖY AÇIK MÜZE OLABİLİR

Böylece, Erenköylüler köylerini ziyaret etme, evlerini tamir edip orada tatil amaçlı yerleşme, köye canlılık getirme, balıkçılık yapma, ekonomiye ve aile bütçelerine katkı sağlayabilme imkanına kavuşmuş olacaklardır.

Buna ilaveten bölge, Çanakkale’de yapıldığı gibi, yerinde gözlemlerin yapılacağı, tarih derslerinin verileceği açık bir müze olarak da düzenlenmeli, şehitlerle gazilerin özverileri ve anıları yaşatılmalıdır… 

Hükümet, ya köylülere, ya da Erenköy Mücahitler Derneği’ne ulusal mücadelede gösterdikleri büyük özveriye karşılık, zaten yıkılmış olan eski evleri, mülkiyeti devlette kalmak üzere yazlık tatil amaçlı kullanım için vermelidir. 

İlaveten, isteyen herkesin günü birlik Erenköy’e gidip plajından yararlanmasına, denizinde balık avlamasına izin verilmelidir… Bu, hem bölgedeki mücahitlerin soyutlanmışlık duygusundan kurtulmasına hem de Erenköy’ün Rum’a terk edilmeyeceği mesajını tüm dünyaya verecektir.

Günebakan sınır kapısı açıldığına göre, orada görevli askerlerimizin ailelerinin de kara yoluyla asker evlatlarının ziyaretine gidebilmeleri, okulların köye tarih dersi amaçlı ziyaretler yapması, gençlerimize Erenköy Destanı’nın yerinde anlatılması ve şehitliğin günü birlik ziyaret edilmesi mümkün olacaktır. 

Günebakan Kapısı’nın açıldığına göre, Erenköy, pansiyon, çadır, karavan tatili için bulunmaz bir yer haline gelebilir. Böylece oradaki mücahitlerimiz halkımızla bütünleşip yalnızlıktan kurtulabilir, moralleri daha da yükseltilebilir.

CİVAR KÖYLER DE AÇILMALI

Bu bağlamda, 1964’den beri boş bulunan, eşsiz manzaraya sahip civardaki Ömerli, Selçuklu, Yağmuralan, Mansura gibi köylerin de Türk Halkının yerleşimine açılması gündeme getirilmeli ve bölgedeki asırlık Türk yerleşimi yeniden canlandırılmalıdır… 

Rum tarafı, Erenköy’e komşu olan Pirgo ve civar Rum köylerini yaptığı büyük yatırımlarla son derece geliştirmiştir…Bölgede turizm yatırımlarına açılmıştır…Rum toprakları bu nedenle oldukça değerlendirilmiştir…Oysa biz Erenköy, Ömerli ve diğer Türk köylerini iskana kapalı tutarak, oralara yatırım yapmayarak değersizleştirmiş bulunuyoruz…Bu durum olası bir anlaşmada da, anlaşma sonrasında da son derece aleyhimize olacaktır..

Hükümet ve Anavatan Türkiye, Gemikonağı’ndan, Bademli’den,Yeşilırmaktan başlayarak Erenköy’e kadar tüm Türk köylerini ve sahil boylarını yatırımlara açmalı, bu amaçla bölgenin alt yapısını tamamlamalıdır..

Hükümet, devamla bölgeyi ve boş köyleri iskana açarak bölgeye nüfus kaydırmalı, hali arazileri parselleyerek konut yapmaları için evsiz gençlere dağıtmalıdır…

KKTC’nin kimseye verilecek veya boş tutulacak değersiz tek karış toprağı yoktur; olmadığı Rum’a ve dünyaya gösterilmelidir…

Yorumlar