İşbirlikçi-mandacı ve teslimiyetçiler, toprak tavizlerine ve 4. kez göçmenliğe karşı çıkan insanlarımızdan gördükleri büyük tepki üzerine Akıncı’nın toprak tavizini savunamıyorlar... Halkımızın tepkisini azaltmak ve eleştirileri etkisiz kılmak için “Niye kızıyorsunuz, Denktaş geçmişte %29 +’yı, hatta % 28.2’yi kabul etmişti. Aradaki fark %0.5’dir. Yani fark yoktur. Kızacaksanız, Denktaş’a kızınız. O zamanında bunu kabul ettiği içindir ki şimdi 29.2 önerildi” demektedirler...
Militanları vasıtası ile her tarafta, radyo ve televizyonlarda bu yalanları yayarak halkımızı aldatmaktadırlar... Oysa gerçeklerin asla böyle olmadığını kendileri de bilmektedir.
%28.2, BM Genel Sekreteri Butros Gali’nin 1992’de Fikirler Dizisi ekinde sunduğu bir plandı. Yani Denktaş'ın sunduğu bir harita değildi.
O zaman da Cumhurbaşkanı Denktaş, Gali’yi böyle bir harita sunmaması için uyarmış, ancak dinletememişti.
Türk tarafının yaklaşımı, toprak sorununun egemenliğimiz kabul edildikten sonra görüşülmesi olduğu için bu harita üzerinde hiçbir zaman müzakere yapılmadı... Rum tarafı Fikirler Dizisi’ni reddettiği zaman da o harita ortadan kalktı.
“29+” ise, 1986’da sunulan 29 Mart Belgesi’nde ortaya konmuştu. Belgeye Cumhurbaşkanı Denktaş karşı çıkmış, ancak Türkiye’nin de telkiniyle kabul edilmişti. Ancak dönemin Rum lideri Kiprianu tarafından reddedildiği için ortadan kalkmıştı. Bu müzakerelerde Cumhurbaşkanı Denktaş, şimdi Akıncı’nın yaptığı gibi ortaya hiçbir zaman herhangi bir harita koymamıştır. Sadece Denktaş tarafından sözlü olarak ifade edilmiştir.
Ancak burada Denktaş’ın sözünü ettiği “29 +”, 29.1 veya 29.9 değildir. “29 +” demek, %29’un üzerindeki herhangi bir rakam demektir. Yani bu oran % 32 de, % 34 de olabilir...
Bu oran “verimlilik, mülkiyet, güvenlik, yeterlilik” gibi kriterler göz önünde bulundurularak saptanacak ve içimize asla Rum alınmayacaktı. Garantörlük ve egemen eşitlik kabul edilecekti.
Oysa işbirlikçi-mandacı takımı bugün “%29 +” nın, %29.2 olduğunu ileri sürmekte ve Rum tarafının önerisi ile aradaki farkın da çok az olduğunu iddia etmekte ve içimize de yüz binlerce Rum'un dönmesini kabul etmektedirler.
Ne var ki her %1’in 92.5 km kare yani 15 Maraş, çevresiyle birlikte 2 Güzelyurt olduğunu gizleyerek “ne olacak %0.5 için barışı mı reddedelim?” demektedirler...
29+nın 31 yıl önce gündeme geldiğini, o günden bu yana nüfusumuzun 150 binden 300 bine çıktığını, mevcut toprağın bile bize az geldiğini, 31 yılda konut sayısının da üçe dörde katlandığını , boş arazilerde ve köylerde büyük inşaat yatırımları olduğunu göz ardı ediyorlar. Böylece hem 31 yıl önceki oranı kabul etmemizi, üstelik içimize de 50 bin Rum’u almamızı istiyorlar. (4 özgürlükten gelecek olanlar ayrı) bu durumda fiili olarak bize kalacak toprağın yüzde 20'nin de altına ineceğini gizliyorlar.
Kıbrıs Türk Halkı aktardığımız bu gerçekleri göz önünde bulundurarak bu teslimiyetçi, tavizci yalancılara hak ettiği yanıtı verecektir, vermektedir.
(Kıbrıs Rum Müzakereci Andreas Mavroyannis, 23 Eylül 2016'da Rum Radyo Televizyon Kurumu RİK’e verdiği demeçte Annan Planı'ndan daha fazla toprak "iadesi" istediklerini söylemişti.)