Doç. Dr.  Dilek Yiğit Doç. Dr. Dilek Yiğit

Polonya Avrupa Birliği'ni Kızdırıyor

29 Temmuz 2016
Polonya Avrupa Birliğini Kızdırıyor

Avrupa Birliği ile Birliğe üye bir devlet arasında ilişkiler gerilir mi? Avrupa Birliği sadece üye devletlerin toplamı olmadığına, hukuki tüzel kişiliği olan supranasyonel bir yapı olduğuna ve Avrupa hukuku üye devletlerin ulusal hukuklarından üstün ve doğrudan uygulanabilir olduğuna göre Avrupa Birliği ile herhangi bir üye devlet arasında bir sorunun/gerginliğin vuku bulması mümkündür.

Bu günlerde Avrupa gündemini Brexit meşgul etse de, Birliğin Polonya ile arasında vuku bulan gerginlik dikkat çekmektedir. İki gün önce Avrupa Komisyonu bir basın açıklaması ile Polonya’da hukukun üstünlüğü ilkesinin ihlal edilmekte olduğuna dair kaygı ve tavsiyelerini açıklamıştır. Polonya’da hukukun üstünlüğü ilkesinin sistemik bir tehdit altında olduğunu belirten Komisyon, Polonya Anayasa Mahkemesi'nin anayasal görevlerini ifa etmesinin engellenmekte olduğuna işaret etmiştir. Komisyon Polonya’yı hukukun üstünlüğü ilkesine saygıya davet ederek, hükümetin bu konuda alacağı önlemleri 3 ay içinde bildirmesini istemiştir.

Polonya’da hukukun üstünlüğü ilkesi tehdit altında kalmaya devam ederse, Polonya hükümeti Komisyon’un tavsiyelerine uyarak gerekli adımları atmazsa ve Komisyon’u bu adımlar konusunda bildirmezse ne olur? Avrupa Birliği Polonya’yı üyelikten atamayacağına göre (Avrupa Birliği üyeliğinden çıkarılma gibi bir düzenleme ve uygulama bulunmamaktadır) Birlik Polonya için ne yapabilir? Bu noktada Lizbon Antlaşması’nın 7. maddesi devreye girer. Lizbon Antlaşması’nın 7. maddesi uyarınca, Birlik bir üye devletin Antlaşma’nın 2. maddesinde sıralanan değerleri ciddi ve sürekli ihlal edildiğini saptayabilir; bu saptama yapıldıktan sonra ilgili üye devletin Konsey’de oy hakları da dahil, Antlaşmalardan kaynaklanan haklarından bazıları askıya alınabilir. Yani Polonya Avrupa Birliği’ne üyelikten kaynaklanan haklarının askıya alınması suretiyle yaptırıma maruz kalabilir.

Polonya böyle bir yaptırıma maruz kalmak ister mi, istemez mi ayrı konu; ancak Birliğin aday devletlere Kopenhag Kriterleri adı altında empoze ettiği değer ve kriterlere, üye devletlerin de saygı göstermesini sağlama görevi var; aksi halde Birliğin hem aday devletler hem de uluslararası toplum nazarında itibarı sarsılır ki; özellikle Birliğin normatif güç olduğu iddiası dikkate alınırsa, normatif güç olmaktan kaynaklanan itibarının korunması oldukça önemlidir.

Yorumlar