“Avrupa Ölebilir”. Bu söz Avrupalı bir başbakana ait.
Fransa Başbakanı Manuel Valls, Fransa ve Almanya’nın Avrupa kıtasını bir arada tutacak çabalara öncülük etmesi gerektiğini, aksi halde “Avrupa’nın öleceğini” belirtti.
Fransa Başbakanının bu ifadesi, bize II. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa entegrasyonunun bu iki devletin öncülüğünde başlamış olduğunu hatırlattı. Valls adeta, entegrasyon hareketini başlatan Fransa ve Almanya’ya başlattıkları süreci korumaya çağırıyor.
Peki Fransız başbakanını Avrupa’nın ölebileceğini açıklamaya iten sebep nedir? Üstelik Avro alanı borç krizi sonrası yoğunlaşan Avrupa Birliği’nin dağılacağına yönelik söylem ve tartışmalar, ekonomik ve finans alanlarında atılan somut adımlar neticesinde gündemden düşmüş iken, Valls Avrupa’nın öleceğini belirtmek suretiyle neyi amaçlamakta?
Aslında Valls’un amacı Avrupa entegrasyon hareketi için tehdit olan bir gerçeğe işaret etmek; Avrupa’da aşırı sağın yükseliyor olması. Valls bu meseleye özellikle kendi ülkesi açısından bakıyor ve gelecek yıl Fransa’da gerçekleştirilecek cumhurbaşkanlığı seçimini aşırı sağcı aday Le Pen’in kazanabileceğini belirtiyor. Valls’un bu öngörüsü Fransa’da yapılan anketlerde görülen Le Pen’e yükselen desteğe ve ayrıca söylemleri Le Pen’in söylemlerini andıran Trump’un ABD başkanlık seçimlerini kazanmış olmasına dayanıyor. Anketler aksini söylese bile, Trump örneğinde görüldüğü gibi, Le Pen Fransa cumhurbaşkanı olabilir.
Le Pen kusursuz bir Avrupa-karşıtı. Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde “Avrupa Birliği’ni ortadan kaldıralım” kampanyası yürütmüştü; Avrupa Birliği’ni oldukça tehlikeli, anti-demokratik bir canavar olarak tanımlamıştı. Üstelik Brexit kararı da Le Pen’in Avrupa karşıtı pozisyonunu güçlendirdi; Le Pen daha egemen daha özgür bir Fransa için Fransa’nın Birleşik Krallık’ı takip etmesi gerektiğini açıkladı. Hatta kendisine “Madame Frexit” lakabı takıldı. Le Pen Birlik karşıtı olduğuna göre, doğal olarak Avro karşıtı da; Fransa’nın ulusal para birimine geri dönmesini savunuyor. Serbest dolaşım karşıtı; Schengen Anlaşmasını yırtmak istiyor.
Neticede Le Pen önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanırsa; Fransa için aşırı sağcı bir lider cumhurbaşkanı olmuş olacak; ama Avrupa Birliği için dağılmaya giden yolun kapısı resmen açılacak.
Bu noktada bana şu soruyu sorabilirsiniz; Brexit ile Avrupa Birliği dağılmıyorsa, Fransa’da cumhurbaşkanının Le Pen olması ile Birlik neden dağılsın? Bu sorunun cevabı Avrupa entegrasyon hareketinde Fransa ile Birleşik Krallık’ın oynadığı rollerin farklılığında yatıyor. Entegrasyon hareketinin bir zahmet ucundan tutan, opt-out’ların efendisi Birleşik Krallık ile entegrasyonun kurucu babalarından Fransa’nın pozisyonu aynı değil. Avrupa entegrasyonunu resmen başlatanlar arasında Birleşik Krallık yoktu, entegrasyonu Fransa ve Almanya’nın ortak çabaları başlattı ve bu iki devlet entegrasyona sahip çıktı.
Dolayısıyla Fransa Başbakanı Valls’un “Avrupa ölebilir” açıklamasını Almanya’da yapması bir tesadüf değil.