Marshall Adaları (resmi adı Marshall Adaları Cumhuriyeti) Pasifik Okyanusu’nda 53 bini aşan nüfusuyla küçük bir takımada devleti. Bu küçük takımada devleti 2014 yılında Uluslararası Adalet Divanına başvurarak, dokuz devletin nükleer silahsızlanma konusunda uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerini ihlal ettiğini ileri sürdü. Bu devletler, ABD, Birleşik Krallık, Fransa, Rusya, Çin, Hindistan, Pakistan, Kuzey Kore ve İsrail. Marshall Adalarının Divana şikayet ettiği devletlerden Birleşik Krallık, Pakistan ve Hindistan Divanın zorunlu yargı yetkisini tanıyor. Bu yıl gerçekleştirilen oturumda Marshall Adaları Dışişleri Bakanı 1946-1958 yılları arasında ABD tarafından gerçekleştirilen nükleer testlerin Marshall adaları sakinlerinin sağlığına ve çevreye verdiği zarara değinerek ve ada sakinlerinin gökyüzünün kırmızıya döndüğüne şahit olduklarını hatırlatarak, işte bu nedenle küçük bir devletin böylesine büyük bir konuyu Divana taşıdığını ifade etmiştir.
Hindistan heyeti ise Divanın bu konuda yetkili olmadığını ileri sürmüş; diğer taraftan Hindistan’ın nükleer silahsızlanma çabalarına destek olduğunu, nükleer silah geliştirme ve yerleştirmeye kısıtlamalar uyguladığını vurgulayarak, Marshall adalarının Hindistan’a yönelik iddialarını reddetmiştir. Yani Hindistan, “Divan bu konuda yetkisiz, karar veremez; ancak biz yine de bu iddiaları kabul etmediğimizi belirtelim” mantığı çerçevesinde hareket etmiştir.
Uluslararası Adalet Divanı da bugün verdiği kararda Divanın uluslararası sorunları çözmek için kurulmuş olduğunu, Marshall Adaları ile Hindistan arasında nükleer silahlanma konusunda önceden kaydedilmiş bir anlaşmazlık olmadığını, taraflar arasında bu konuda müzakerelerinde söz konusu olmadığını ileri sürerek Divanın yetkisiz olduğunu belirtmiştir. Divan aynı gerekçe ile Marshall Adalarının Pakistan aleyhine açtığı davayı da reddetmiştir; Birleşik Krallık aleyhine olanı da reddetmesi beklenmektedir.
Bu karar Marshall Adaları yönetimi ve halkını hayal kırıklığına uğratmış mıdır? Şimdilik bunu bilemeyiz; zira Marshall Adalarından resmi bir açıklama gelmedi. Ancak Divanın ne demek istediğini tahmin edebiliyoruz. “Bir sorunun varsa, önce sorun yaşadığın devlete git, müzakere et, olmadıysa Divana gel. Karşılıklı sorun yaşamadığın devletleri neden şikayet ediyorsun”