Aralık 2009’da Lizbon Antlaşması yürürlüğe girdiğinde, Antlaşma’nın Birlik’ten çekilmeyi Avrupa hukuku açısından mümkün kılan 50. maddesinin hiç uygulanmayacağını, zira hiçbir üye devletin Birlik’ten ayrılmak istemeyeceğini tahmin edenler çoğunluktaydı sanırım.
Ancak Haziran 2016 ‘da Birleşik Krallık’ta gerçekleştirilen referandumdan Birlik’ten ayrılma kararı çıkınca, sadece metin üzerinde kalacağı, hiç uygulanamayacağı sanılan madde hükmü Avrupa Birliği gündeminin ön sıralarını işgal etti.
Önümüzdeki iki ay içinde Birleşik Krallık Lizbon Antlaşması’nın 50. maddesi uyarınca çekilme başvurusunu Birliğe resmen yapacak ve çekilme müzakereleri başlayacak.
Avrupa Birliği uzmanı olarak çeşitli yazılarımda Brexit’in Birlik’ten ayrılmak isteyen üye devletlere örnek olma ihtimaline ve özellikle de üye devletlerin Birlik’ten çekilme kartını kullanarak entegrasyon hareketini istedikleri şekilde yönlendirme ya da Birlik’ten taviz koparma girişimlerine kalkışma ihtimaline değinmiştim.
Günümüzde Avrupa’da yükselen aşırı sağ Brexit’in diğer üye devletlere örnek olma ihtimalini artıran bir faktör olarak karşımıza çıkmakta.
Üstelik Brexit’in, bazı üye devletlerin çekilme kartını masaya koyarak Birlik’ten taviz koparmaya çalışacağı yönündeki varsayımım, Fransa Ulusal Cephe lideri Le Pen’in 5 Ocak’ta yapmış olduğu açıklama ile gerçeğe dönüştü. Zira ülkesindeki aşırı sağın temsilcisi olan ve Avrupa şüpheciliği ile tanınan Le Pen, Fransa’yı Birlik’ten ayırmak istiyor musunuz sorusuna doğrudan “hayır” yanıtı verdi. Yani Frexit’e “hayır” dedi. Ancak devam etti, “Avrupa Birliği ile masaya oturmalıyız.”
Fransa Avrupa Birliği ile masaya çekilme müzakereleri için oturmayacak ise hangi amaçla oturacak? Le Pen bu sorumuzu da yanıtladı ve Avrupa Birliği ile üç konuyu müzakere edeceğini söyledi.
*Fransa’nın Avro alanından çıkması,
*Fransa’nın Schengen alanından çıkması ve sınır kontrollerine yeniden başlaması,
*Fransız ulusal bütçesi üzerinde Birlik kontrolünün engellenmesi
Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turu Nisan, ikinci turu Mayıs ayında gerçekleştirilecek. Anketler yarışın Le Pen ve Francois Fillon arasında burun buruna gittiğini gösteriyor; bunun anlamı yarışı Le Pen kazanabilir.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerini Le Pen’in kazanması, Avrupa Birliği için Fransa tarafından müzakere masasına davet edilmek demek.
Avrupa Birliği Fransa ile müzakere masasına oturur ise, diğer üye devletler de Fransa örneği ışığında Avrupa Birliği müktesebatının rahatsızlık duydukları kısımlarından hariç tutulma amacıyla Birliği müzakere masasına davet edebilir. Böylesine üye devletlerin birbirini örnek alarak, Birlik ile müzakereye soyunması ve Birliğin de bu yaklaşımı kebul etmesi kesinlikle Birliği üye devletler eliyle dönüştürüleceği bir sürece sokar.