(Sputnik) Mualllim, Şam'ın Cenevre'de imzalanan ateşkes anlaşması ve göz barış görüşmelerine bağlılığını yineleyerek BM gözetiminde tüm yükümlülüklere uyulacağını bir kez daha taahhüt etti. BM Genel Kurulu'na seslenen Muallim, Türkiye'nin Suriye'deki askeri varlığını güçlü bir dille kınadıklarını ve Suriye'nin toprak egemenliğini ihlal ettiğini vurguladı. Muallim, Türkiye'nin askeri varlığını hemen çekmesi gerektiğini altını çizdi. Muallim, Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye'yi teröre destek veren ülkeler arasında gösterdi.
'DEYR EZ ZOR SALDIRISI, ABD-IŞİD GİZLİ ORTAKLIĞI
Muallim ayrıca ABD'nin başını çektiği uluslararası koalisyonun Deyr Ez Zor'daki Suriye ordusu askerlerini vurmasının da ABD ile IŞİD arasıdaki gizli bir işbirliğinin göstergelerinden biri olduğunu ifade etti. Muallim, Suriye'nin terörle mücadelede gösterdiği yüksek çaba ve gayretler ile başarıya ulaşma azminin hiç olmadığı kadar yüksek olduğunun da altını çizdi. ABD'nin 17 Eylül'de Deyr Ez Zor'a düzenlediği bu hava saldırısını en güçlü şekilde lanetlediklerini belirten Muallim, bu saldırının arkasında ABD'nin kasıtlı gayretinin bulunduğunu, sorumluusunun ABd olduğunu ve bu korkakça saldırganlığın aslında ABD ile IŞİD arasındaki gizli işbirliğinin göstergesi olduğunu söyledi.
Terörle Savaşta Stratejik Ortak Şam’dır.
Muallim, Suriye'de terörle savaşta sonuç alınabilmesi için stratejik ortak olarak muhatap seçilmesi gereken aktörün Şam olduğunu, diğer terör karşıtı faaliyetlerin ise Suriye'nin toprak bütünlüğünü tehdit edeceğini savundu. Muallim, 'Suriye'deki terörle mücadele için yapılan her türlü uluslararası çabayı takdirle karşılıyoruz. Ancak bu çabaların 5 yıldır bu savaşta en büyük fedakarlıkları gösteren Şam ve Suriye ordusu ile koordineli yürütülmesi gereklidir.
https://tr.sputniknews.com/ortadogu/20160924/10249