Bosna Sırp Cumhuriyeti’nde değişen dengeler, ülkeyi bölmekten her zaman bahseden ancak bu konuda bir adım atmayan bir ismin (Dodik) yerini biraz daha kontrolsüz bir ismin alabileceğinin de göstergesidir.
Bosna Hersek'te 7 Ekim 2012'de gerçekleştirilen yerel seçimlerin kaybedeni Milorid Dodik olurken kazananı Srebrenitsa Anneleri oldu. 1995'te Bosna-Hersek'teki savaşı bitiren Dayton Barış Anlaşması, ülkeyi 2 entite (Bosna Hersek Federasyonu ve Republika Srpska), 1 özel bölge (Brçko) ve Bosna-Hersek Federasyonu'nda da 10 kanton şeklinde yönetim bölümlerine ayırdı. Üç etnik grubun yönetimdeki eşit söz hakkı da 3 Cumhurbaşkanlık konseyi üyesi, 14 hükümet, 183 bakanlık doğurdu.Yönetimi zaten neredeyse imkansız olan Bosna-Hersek'teki son yerel seçimlerde de 189 siyasi partiden (84 parti ve 59 koalisyon) 500'den fazla aday 135 belediye başkanlığı için ve 30 bin aday da belediye meclis üyeliği için yarıştı.3 milyon 144 kayıtlı seçmenin yüzde 56'sı seçimlere katıldı.
Aliya İzzetbegoviç'in kurucusu olduğu ve Genel Başkanlığı'nı Süleyman Tihiç'in yaptığı Demokratik Eylem Partisi (SDA-Stranka Demokratske Akcija), 125 belediye başkanlığından 38'ini kazanarak lider parti oldu. SDA 41 belediye meclisinde de üstünlük sağladı. Dolayısıyla yerel seçimler, iktidardaki SDA'ya verilen desteğin sürdüğünün göstergesi oldu. Bosna-Hersek'i oluşturan 2 entiteden biri olan Bosna Sırp Cumhuriyeti'nde ise iktidarda olan Milorad Dodik'in başkanlığını yaptığı Bağımsız Sosyal Demokratlar Birliği (SNSD) 15 belediye başkanlığı kazandı. Böylece SNSD, daha önce sahip olduğu 41 belediye başkanlığından 26'sını kaybetti. Ayrılıkçı görüşleriyle ülkedeki siyasi krizin baş mimarı olan ve "arsız Sırp milliyetçi" olarak da tanımlanan Bosna-Sırp Cumhuriyeti Başbakanı Milorad Dodik'in halk desteğini kaybetmesi ise Bosna'da herhangi bir konuda düzelme ya da iyileşme olacağı anlamına gelmiyor. Çünkü Dodik radikal milliyetçi ama ondan da radikal olanlar var ve seçimlerde öne geçtiler. Eski Yugoslavya'da işlenen savaş suçları için Lahey'de kurulan mahkemece "İnsanlığa karşı suç işlemekten" yargılanan Bosnalı Sırpların eski siyasi lideri Radovan Karaciç'in bir zamanlar başkanlığını yaptığı Sırp Demokrat Partisi (SDS), 27 belediye başkanlığı kazanarak en fazla belediye kazanan ikinci partisi oldu. Böylece Sırbistan'da Tadiç'in kaybedip yine radikallerden sayılan Nikoliç'in iktidara gelmesi, ilk önemli sonucunu Bosna-Hersek'teki Sırp entitesinde doğurmuş oldu. SDS'nin müzmin muhalefet partisi ikenhızlı bir yükseliş göstermesi, Sırbistan'da değişen dengelerle olduğu kadar Sırp entitesindeki Bosna-Hersek Federasyonu koşulları ile yarışamayan ve milliyetçiliğin girdabına girdikçe bir anlamda çöküşü de hızlanan ekonomik koşullarla da ilgisi bulunmaktadır. Denklem doğruysa Sırbistan'daki Nikoliç-Daciç koalisyonu için Rusya'nın açtığı keseden buraya da pay aktarıldığını düşünmek mümkün olabilecektir. Bosna Sırp Cumhuriyeti'nde değişen dengeler, ülkeyi bölmekten her zaman bahseden ancak bu konuda bir adım atmayan ve ipleri kısmen Batı tarafından tutulabilen ismin (Dodik) yerini biraz daha kontrolsüz bir ismin alabileceğinin de göstergesidir. Değişimin genel seçimlere de sirayet etmemesi için Dodik'in de söylemlerini sertleştireceği ise kesindir.
Seçim sonuçlarını derli toplu vermek gerekirse: SDA yüzde 27,2, SDS ve PDP koalisyonu yüzde 21,6, SNSD yüzde 12, HDZ-BiH yüzde 11,2, SDP yüzde 8,8 ve DNS yüzde 3,2oranında oy aldı. 78'i Bosna Hersek Federasyonu'nda yer alan 135 belediyeden 34'ünün belediye başkanlığını Tihiç'in SDA'sı; 27'sini SDS, 15'ini Dodik'in SNDS'si; 14'ünü Dragan Coviç liderliğindeki Hırvat milliyetçi parti Hırvat Demokrat Birliği Bosna-Hersek (HDZ BiH); 11'ini 2010 genel seçimlerinin galibi Zlatko Lagumciya liderliğindeki Sosyal Demokrat Partisi (SDP); 4'ünü Sırp partisi Demokrat Halk Birliği (DNS), 3'ünü Hırvat Demokrat Birliği 1990 (HDZ 1990), 2'sini bu yıl ilk kez yerel seçimlere katılan Fahrudin Radoniç'in liderliğindeki Daha İyi Gelecek İçin İşbirliği (SBB), 3'ünü bağımsız adaylar, 1'ini de diğer parti ve koalisyonlar kazandı.
Srebrenitsa Başarısı
Bosna-Hersek yerel seçimleri açısından önemli olan bir husus da Srebrenitsa'da (Srebrenica) alınacak sonuçlardı. Srebrenitsa, BM tarafından "Güvenli Bölge" ilan edilmesine rağmen kente sığınan Boşnakların 11 Temmuz 1995'de BM Barış Gücü askerlerince Ratko Mladiç komutanlığındaki Sırp ordusuna teslim edildiği ve 8 bin Boşnak erkeğin BM gözetiminde Sırplarca katledildiği yer olarak dünya tarihine geçti. Savaşı durduran Dayton Barış Antlaşması, Sırbistan sınırı boyunca uzanan ve soykırım yapılmış pek çok Boşnak yerleşim bölgesini Bosna-Hersek'in bir parçası olarak kurgulanan ancak ayrı bir devlet yapılanması sergileyen Sırp Cumhuriyeti'ne (Republica Srpska) bırakmıştı. Böylece bu toprakların aidiyetinin ispatı olan ve dünyanın en büyük soykırım mezarlığı halini alan Potiçari Şehitliği ile birlikte Srebrenitsa da soykırım amacına uygun şekilde Sırp yönetimine bırakıldı. Soykırım sonrasında boşalan Srebrenitsa, Zvornik ve benzeri diğer kentlere Hırvatistan'dan ya da Sırbistan'dan gelen Sırplar yerleştirildi ve böylece savaşın bittiği 1995'ten itibaren Doğu Bosna'daki belediye seçimlerini Sırplar kazandı. Esasen 2008 yerel seçimleri öncesinde AB Yüksek Temsilcisi Miroslav Layçak'ın önerisi ile Bosna-Hersek Parlamentosu'ndan geçirilen ve Srebrenitsa'dan soykırım nedeniyle ayrılmak zorunda kalan Boşnakların da oy kullanmasını sağlayan yasa, 7 Temmuz 2012 yerel seçimleri için Türkiye'nin de girişimleri ve Boşnakların yoğun talebiyle sağlanan uluslararası destek sayesinde uygulamaya geçirildi.
Yakın zamana dek şehitlerinin yanı başında bulunmak; eşlerinin, babalarının, oğullarının cansız bedenlerini beklemek ve burada ölmekten başka emelleri kalmayan, Srebrenitsalı Anneler dışında, Srebrenitsa'ya dönebilen Boşnak neredeyse yoktu. Dönmek isteyenler de işsizlik, Sırp yönetiminin ve Sırp polislerinin yoğun baskısıyla mücadele etmek zorunda kalıyordu. 2012 yerel seçimleri için "Oyum Srebrenitsa'ya" isimli sivil toplum örgütünce başlatılan kampanyanın da katkısıyla savaş zamanında evlerinden sürülmüş yaklaşık 4 bin 500 Boşnak kaydını yeniden Srebrenitsa'ya aldırdı. Sırbistan'ın parçası olan Sancak'ın seçilmiş Müftüsü Muammer Zukorliç gibi Sancak'tan da kaydını Srebrenitsa'ya aldıranlar ve burada oy kullananlar vardı. Bundan çok daha önemlisi ise Bosna-Hersek genelinde yüzlerce partiyle bölünen Boşnak siyasilerin, Srebnitsa için birleşerek tek bir aday çıkarmak konusunda anlaşmasıydı. Seçim günü konvoylar halinde Srebrenitsa'ya akan Boşnaklar, kentin bir anlamda kaderini değiştirdiler. Kesin sonuçların en geç açıklandığı yer olan Srebrenitsa'da, seçim sonucunu "İyiliğin kötülük üzerindeki zaferi" olarak tanımlayan Cemil Durakoviç seçimin lideri oldu. 1992-1995 döneminde sistemli bir soykırıma uğrayan Boşnaklar için 2012 Yerel Seçimleri'nin en önemli sonucu, soykırımla ellerinden alınmış bir kentte, 18 yıl sonra yeniden bir Boşnak Belediye Başkanı'nı yönetime getirmek oldu. Ne var ki, yine savaş öncesi dönemde Boşnakların yoğun yaşadığı ancak soykırıma maruz kılan ve Dayton Anlaşması'yla da Sırp yönetimine bırakılan Bratunac, Foça, Zvornik, Vişegrad, Biyelyina, Priyedor gibi belediyelerde ise belediye meclislerine tek bir Boşnak üye dahi seçilemedi. Yine de Srebrenitsa sonucu çok önemlidir ve Boşnaklar için kendi aralarındaki bölünmüşlükleri bir tarafa bırakıp birleşebildiklerinde Bosna genelinde de değişim yaratabileceklerinin ve ülkeyi daha iyi bir geleceğe taşıyabileceklerinin deneyimini sağlamıştır.