Ehtiram Aşırlı Ehtiram Aşırlı

Azerbaycan ve Rusya'nın Enerji İlişkileri

07 Aralık 2016
Azerbaycan ve Rusyanın Enerji İlişkileri

SSCB’nin çöküşünden sonra 18 Ekim 1991’de bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan, Rusya için bağımsızlık sonrası da önemini korumuş ve “yakın çevresi” olarak kabul edilmiştir. Rusya açısından Azerbaycan’ın önemini ortaya koyan en önemli faktör hiç şüphesiz ülkenin zengin enerji kaynaklarına sahip olması ve Hazar’a kıyısının bulunmasıdır. 20. yüzyılın başlarına kadar Azerbaycan petrollerini kendi tekelinde tutan Rusya bağımsızlık sonrasında da bu politikasını devam etdirmek için elinden geleni yapmaktaydı. Ancak Elçibey döneminde Rusya, Batılı petrol şirketleriyle yapılan görüşmelerden uzak tutulmuştur. Öte yandan iktidara gelen Haydar Aliyev farklı bir politika izleyerek Batılı şirketlerle yapılan görüşmeleri dondurmuş ve ardından 1993 yılının sonbaharında Rus petrol şirketleriyle görüşmelere başlamıştır. Bu görüşmeler sonucu 23 Ekim 1993 yılında iki ülke arasında anlaşma imzalanmış ve bu anlaşmaya göre Rus şirketi Lukoil’a Hazar’ın Azerbaycan sektöründe petrol aramaları yapmasına izin verilmiştir. Bu bağlamda Rusya Enerji ve Yakıt Bakanı Yuri Şafrannik ve Lukoil şirketi Başkanı Vahid Alakberov Bakü’ye gelerek oluşturulacak konsorsiyumda Rusya’ya yüzde 20’lik payın verilmesini istemişlerdir. Bütün bunlara rağmen 20 Eylül 1994’de imzalanan “Asrın Anlaşması”ndan önce Azerbaycan kendi hissesinden Rusya’nın Lukoil şirketine yüzde 10’luk pay vermiştir.[1] Böylelikle, petrol kozunu başarılı bir şekilde kullanan Haydar Aliyev, yeniden Rusya’nın kontrolüne girmemek için Batı ile yakın ilişkiler kurarken bir yandan Rusya’nın tepkisini azaltmak için enerji projelerine Rusya’yı da dahil etmiş oldu.

Diğer yandan Rusya, Azerbaycan petrolü üzerindeki tekelini kaybetmemek için “Asrın Anlaşması” çerçevesinde üretilecek petrolün kendi topraklarından geçeçek boru hattı vasıtasıyla Avrupa’ya taşınmasını istemekteydi. Zira Dağlık Karabağ sorununda Ermenilerle birlikte haraket eden Rusya, Azerbaycan petrolünün Rus boru hattı sistemi dışında bir alternatif ile taşınmaması için ülkenin iç siyasetine de müdahele etmekteydi. Böylelikle Rusya’nın tepkisini azaltıp desteğini yanına çekmek isteyen Azerbaycan Hükümeti “Asrın Anlaşması”nda Rusya’ya yüzde 10’luk hisse verilmesinin yanı sıra çıkartılacak erken petrolü taşıyacak hatlardan biri olarak Bakü-Novorossiysk Boru Hattı’nı tercih etmiştir. Bu hattan, yılda 5 milyon ton ham petrol taşınmasına yönelik olarak 1996’da imzalanan anlaşma 2013’de  Rusya tarafından feshedilmiştir. Azerbaycan’daki 2013’de gerçekleştirilen  başkanlık seçimleri öncesinde gerçekleşen feshe gerekçe olarak ekonomik nedenler gösterilmiş olmakla birlikte arka planda siyasi unsurlar bulunmaktaydı.

Rusya’nın, Azerbaycan’ı Batı yanlısı tutumdan uzaklaştırmak için attığı bu adım sonrasında taraflar arasında görüşmeler yeniden başlamıştır. Putin, yedi yıllık aradan sonra, Azerbaycan’da Ekim 2013’de gerçekleşecek olan başkanlık seçimleri öncesinde enerjiden sorumlu yetkilililerle birlikte Bakü’ye bir günlük resmi ziyarette bulunmuştur. Bu ziyarette Putin, Aliyev yönetimini desteklediğini de göstermiştir. Ayrıca, bu ziyarette, Rosneft ve SOCAR arasında Bakü-Novororossiysk hattının kullanılmaya devam edilmesi konusunda prensip anlaşması sağlanmıştır.[2] Bununla birlikte, ŞD-2 projesinden Rusya’nın da pay alması gündeme gelmiştir. Ziyaret Azerbaycan ve Rusya arasında gerilen siyasi ve ekonomik ilişkilerin işbirliğine doğru evrilmesini sağlamış olmakla birlikte imzalanan karşılıklı işbirliği anlaşmasından Rusya istediğini alamamıştır. Bu ziyaret öncesinde Rosneft ve SOCAR arasında başlayan karşılıklı görüşmeler ile gündeme gelen en önemli unsur Rusya’nın, Bakü-Novororossiysk Boru Hattı’nın ters akımla kullanımı olmuştur. Azerbaycan petrolünü Rus limanına taşıyan hattın tersine işletilerek Rus petrolünün BTC petrol boru hattıyla taşınması önerisi konusunda taraflar arasında somut bir anlaşma sağlanamamıştır. Rosneft ve SOCAR arasında uzun süren görüşmeler Şubat 2014’te sona ermiş olup taraflar arasındaki petrol transferi anlaşması yenilenmiştir.[3]

BTC ile Rusya’yı by-pass ederek petrolünü dünya pazarına ulaştıran Azerbaycan, BTE ile Rus doğal gazına olan bağımlılığını sona erdirerek Rusya’ya karşı daha bağımsız hareket etmeye başlamıştır. Ayrıca Azerbaycan 2007 yılına kadar doğal gaz ihtiyacını SSCB döneminde kurulan boru hattı aracılığıyla Rusya’dan temin etmekteydi.[4]

Rusya’nın enerji kartını bir politik araç olarak kullanması Azerbaycan’la olan ilişkilerini de etkilemiştir. Nitekim Azerbaycan’ın Gürcistan’a doğal gaz satmasını engellemek isteyen Rusya’nın doğal gaz fiyatlarını artırması, iki ülke ilişkilerini olumsuz yönde etkilemiştir. 2004 yılında iki ülke arasında yapılan anlaşmaya göre Gazprom, Azerbaycan’a 2009 yılına kadar 4 milyar m3 doğal gazın 1000 m3’ünü 110 dollardan satmalıydı. Fakat Rusya doğal gazın 1000 m3’ünü 235 dolara çıkarmak istemekteydi ve bu adım Azerbaycan yönetimi tarafından şantaj olarak değerlendirilmişti. Rusya’nın bu tavrına tepki gösteren Azerbaycan hükümeti, önerilen fiyattan doğal gaz ithaline 2007 yılında son vermiştir.[5]

Rusya ve Azerbaycan’ın enerji ilişkilerinde doğal gaz alanında yaşanan bir diğer önemli gelişme ise uzun yıllar boyunca Azerbaycan’ın doğal gaz ihtiyacını karşılayan Rusya’nın, 2009 yılından itibaren Azerbaycan’dan gaz almaya başlaması olmuştur. Azerbaycan gazının Avrupa pazarına ulaşmasını engelleme amacının yanı sıra, Kuzey Kafkasya’nın doğal gaz ihtiyacının coğrafi ve teknik nedenlerle Azerbaycan’dan karşılanması ve Rus gazının Avrupa’ya satılmasının daha makul bir çözüm olması iki taraf arasındaki ilişkiler açısından oldukça önemli bir adımın atılmasını sağlamıştır. Gazprom ve SOCAR arasında 2009 yılı başında imzalanan anlaşma doğrultusunda Azerbaycan, 2010’dan itibaren Rusya toprağı olan Kuzey Kafkasya’ya, Gazi-Magomod-Mozdok Boru Hattı aracılığıyla doğal gaz ihraç etmeye başlamıştır.[6] Oldukça esnek maddeler içeren bu anlaşma ile Azerbaycan’dan olabildiğince yüksek miktarda doğal gaz almayı hedefleyen Rusya, Azerbaycan gazı için Hazar ve Orta Asya’dan ithal ettiği doğal gaz için ödediği en yüksek rakamı ödemeyi de kabul etmiştir.

Azerbaycan ve Rusya arasındaki enerji ilişkileri, Azerbaycan’ın Nabucco Projesi’ne dahil olması ile bir kez daha sınanmıştır. Bu projeyi enerji güvenliği açısından büyük tehdit olarak kabul eden Rusya, Güney Akım Projesi’ni geliştirmesinin yanı sıra bir yandan da Nabucco’ya gaz vermesi gündemde olan ülkeler üzerinde çeşitli şekillerde baskı uygulamıştır. Rusya’nın yaşamsal çıkarının bulunduğu Orta ve Doğu Avrupa’ya yönelik bir doğal gaz projesine dahil olmanın sakıncasını gören Azerbaycan, tercihini TAP ile Balkanlar ve Güney Avrupa’ya açılmaktan yana yapmıştır. Böylelikle Azerbaycan’ın, Nabucco’dan çekilmesi üzerine Rusya da Güney Akım Projesi’ni iptal etmiştir.[7]

Azerbaycan bağımsızlığını kazandıktan sonra yeniden Rusya’nın hakimiyeti altına girmemek için Batı ağırlıklı dış politika yürütmeye başlamıştır. Dış politika ve enerji alanında Rusya’dan bağımsız olmak isteyen Azerbaycan, bu nedenle Batı ile ilişkilerine önem vererek Rusya’ya karşı denge politikası izlemiştir.

[1] Nazim CAFERSOY, “ Bağımsızlığının Onuncu Yılında Azerbaycan-Rusya İlişkileri (1999-2001)” Avrasya Dosyası, Azerbaycan Özel, Cilt: 7, Sayı 1, İlkbahar 2001.s. 286-316.

[2] http://www.enerjigunlugu.net/icerik/4561/rusya-ile-azerbaycan-enerjide-isbirligi-anlasmasi-imzaladi.html#.VucJYR1GaiU (Erişim tarihi, 14.03.2016)

[3] http://en.trend.az/business/energy/2243511.html (Erişim tarihi, 14.03.2016)

[4] Çağrı ERHAN, Aysun GÜRBÜZ,“Azerbaycan Enerji Poitikası”, Kafkasya’nın Yükselen Yıldızı İlham Aliyev Döneminde Azerbaycan (Ed.), Çağrı ERHAN, Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları,Ankara, 201. s.303.

[5] Kamer KASIM, Soğuk Savaş Sonrası Kafkasya, USAK yayınları, Ankara ,2009, s.126-130.

[6] Çağrı ERHAN, Aysun GÜRBÜZ, a.g.e, s.304.

[7] Sabir ASKEROĞLU “Putin’in Azerbaycan ile Jeopolitik Pazarlıığı”, 21 Yüzyıl Türkiye Enstitüsü, http://www.21yyte.org/tr/arastirma/rusya-slav-arastirmalari-merkezi/2013/08/14/7155/putinin-azerbaycan-ile-jeopolitik-pazarligi (Erişim tarihi, 14.03.2016)

Yorumlar