Gözde Kılıç Yaşın Gözde Kılıç Yaşın @GzdKlcYsn

AİHM'in Perinçek Kararı ve Srebrenitsa Soykırımı

13 Aralık 2019
AİHMin Perinçek Kararı ve Srebrenitsa Soykırımı

2019 Nobel Edebiyat Ödülü'nün Avusturyalı yazar Peter Handke’ye verilmesi Bosna-Hersek ve Kosova başta olmak üzere pek çok ülkede tepkilere neden oldu. Handke’nin Srebrenitsa'da yaşananların soykırım olmadığını söylemesine ve savaş suçlusu olarak yargılanan Balkan Kasabı lakaplı Slobodan Miloseviç’e hayranlığını ifade etmesine rağmen ödüle layık bulunması, insanlık onuruna aykırı bulunmuştur.

Türkiye'de de tepkiler benzer yönde gelişti. Ancak basında Srebrenitsa Soykırımı ile 1915-16 Sevk ve İskânını “ifade özgürlüğü” kapsamında karşılaştıran değerlendirmelere de denk gelindi.  İlgili değerlendirmede Handke’nin Bosna Hersek’te yaşananların soykırım olmadığını söylemesi ile 1915'te Ermenilere karşı soykırım suçunun işlenmediğinin söylenmesinin karşılaştırıldığı, iki durumun benzer olduğunun iddia edildiği ve AİHM'in Perinçek v. İsviçre davasına verdiği karara atıf yapıldığı görülmüştür.  

Bu değerlendirme, AİHM önündeki Perinçek davasının hiç anlaşılmadığının, hatta karar metninin hiç okunmadığını düşündürmektedir. Uluslararası bir mahkeme kararı varsa hukuken "soykırım" tespiti yapılmış demektir. Bundan sonra soykırım yoktur demek cezai bir sonuç -döneme ve yerine göre- doğurmasa da ahlaki sorumluluk doğurur. "Ermeni soykırımı yoktur" denilebilir çünkü olduğunu ispatlayan belge ve mahkeme kararı yoktur. Dünyadaki herhangi 25 parlamento, yargı yetkisi olmamasına rağmen "1915'te Ermenilere soykırım yapıldığı" yönünde karar aldığında bu, sadece o gün orada hazır bulunan vekillerin görüşünü ortaya koymuş olur. Böyle bir karar hukuken sonuç doğurmayacağı gibi parlamentoların yürütme yetkisi de olmadığından o devlet açısından da herhangi bir bağlayıcılık ifade etmez. AİHM'in Perinçek davasına ilişkin söylediği budur.

Holocaust ve Srebrenitsa'da soykırım suçu işlendiğine dair uluslararası mahkeme kararı var. Yahudilere karşı soykırım suçu işlendiğine dair karar Nürnberg'deki yargılamalar sonrasında Uluslararası Askeri Ceza Mahkemesi'nce 1946'da; Srebrenitsa'da Boşnaklara yönelik soykırım suçu işlendiğine ilişkin karar da Uluslararası Adalet Divanı tarafından 2007'de verilmiş, savaş suçluları da yargılanmış ve cezalandırılmıştır. Ermenilere karşı soykırım suçu işlendiğine dair bir uluslararası mahkeme kararı bulunmamaktadır. Zira iddiaları ispatlayabilecek delil de bulunmamaktadır. Malta Sürgünleri olarak anılan devlet adamları ve subaylarından oluşan 56 kişi, Ermeni iddiaları çerçevesinde yargılanmak üzere Malta'da sürgün tutulmuşsa da (1919-1921) suçlamalara ilişkin delil bulunamadığı için İngiliz savcı davadan çekilmiş, sürgünler serbest bırakılmıştı. Hukuken varlığı kanıtlanamayan bir olay hakkında bunun suç içeren bir olay olduğunu iddia etmek kadar ortada işlenmiş bir suç olmadığını söylemek de fikir özgürlüğü kapsamında meşrudur. AİHM'in Perinçek davasının ana konusuna dair işaret ettiği husus da budur. Bu durumda Ermeni iddialarını Holocaust ya da Srebrenitsa Soykırımı ile bir anmak Yahudi ve Boşnaklara yönelik ağır suçları küçümsemek olur; bilgisizlik değilse insanlık onuruna hakaret olur. 

Yorumlar