İran Petrol Bakanı Bijen Namdar Zengene, 1-2 Temmuz tarihlerinde Viyana’da yapılan OPEC toplantısında Rusya’yı suçladı. İran’ın OPEC’ten ayrılmayacağını söyleyen Zengene, OPEC’teki karar alma mekanizmasının Rusya ve Suudi Arabistan’ın eline geçtiğini, bunun da örgütün “ölümüne” neden olacağını açıkladı.
Daha önce OPEC üyesi olmayan ve enerji alanında bağımsız politika izleyen Rusya, 2016’da OPEC üyesi ülkelerle petrol fiyatlarının kontrolünün sağlanmasına dair ortak bir anlaşma imzalayarak fiilen örgütün bir parçası olmuştu.
OPEC uluslararası petrol piyasasında petrol fiyatlarının kontrolünü ve üreticilerin pazar payını belirleyen bir mekanizmaya sahiptir. Dolayısıyla da ekonomisi önemli derecede petrol ihracatına bağlı olan Rusya, OPEC’le yapılan anlaşmayla iki amaca ulaşmak istemiştir. Birincisi, OPEC çerçevesinde üretimini diğer üyelerle anlaşarak azaltıp petrol fiyatlarının düşmesini engellemektir. Dolayısıyla da petrolden elde ettiği gelirlerin azalmasının önüne geçmeyi hedeflemektedir. İkinci amacı ise başta Venezuela’nın ve ardından da 2018’den itibaren uygulanan yaptırımlardan sonra uluslararası petrol piyasalarından dışlanan İran’ın payına ortak olmaktır.
G20 Osaka Zirvesi’nde Putin-Selman görüşmesinde alınan karar sonrası Viyana’da Mart 2020 yılına kadar uzatılan sözleşmeyle petrol fiyatlarının düşmesinin durdurulması veya bu düşüşün yavaşlatılması öngörülmüş ve Mayıs 2019’dan itibaren yasal petrol piyasalarından dışlanan İran’ın payı paylaşılmıştı.
Uygulanan yaptırımlar nedeniyle uluslararası petrol ihracatçısı ülkeler listesinden çıkarılmasıyla OPEC karar sürecinde etkisiz kalan İran’ın uluslararası piyasalardaki payı paylaşılıyor olsa da petrol fiyatlarının yüksek tutulması İran’ın çıkarına olduğu için Tahran, OPEC üyesi ve diğer petrol üretici ülkeler arasında yapılan sözleşmenin uzatılmasına onay vermiştir. Petrol fiyatlarının yüksek tutulması, ambargo altında sadece dolaylı yollardan petrol satışı yapabilen İran’a önemli bir gelir kaynağı sağlayacaktır. Ayrıca İran’ın OPEC’e bağlı kalmaya devam etmesi uluslararası sistemden tamamen dışlanmasının da önüne geçecektir. OPEC İran’ın uluslararası prestiji açısından hâlâ önemli bir yere sahiptir.
Rusya’nın İran’ı devre dışı bırakarak Suudi Arabistan’la yakınlaşmasına tepki gösteren İran, Rusya’yla bağlarını tamamen koparmak da istememektedir. Yaptırımlara rağmen Rusya’nın dolaylı yollardan İran petrolünü alması ambargo altındaki İran için önemli bir durumdur. Rusya da dolaylı yollardan alacağı bu petrolü daha yüksek fiyatlarla yeniden satma olanağı elde edebilecektir. Ancak son OPEC zirvesinde de görüldüğü gibi petrol fiyatlarını yüksek tutmak için üretimini azaltan Rusya’nın İran’dan petrol alımına ne kadar olumlu baktığı da soru işaretidir.
Tüm bu gelişmelerle birlikte İran hükûmeti “petrol karşılığı gıda” programını ilan etmiş ve Rusya da bu programı uygulamaya niyetli olduğunu açıklamıştır. Ancak 17 Haziran’da konuyu ele almak için İsfahan’da Rusya Enerji Bakanı Aleksandr Novak ile İran Petrol Bakanı Namdar Zengene arasında yapılan görüşmede ciddi bir ilerleme sağlanamamıştır.
Sonuç olarak dünyanın önemli enerji kaynaklarına sahip olan İran giderek uluslararası enerji piyasalarından dışlanmakta ve İran’ın payı diğer aktörler tarafından paylaşılmaktadır. Bu aktörlerin başında da Rusya gelmektedir. Petrol fiyatlarının düşüşünden endişe duyan Rusya, giderek dışlanan İran’la değil de İran’ın bölgedeki ve petrol piyasalarındaki rakibi olan Suudi Arabistan’la ortak hareket etmeyi ve petrol alanında iş birliği yapmayı ulusal çıkarlarına daha uygun görmektedir.
https://iramcenter.org/petrolde-iran-rusya-cikar-catismasi/