PKK terör örgütünün Suriye kolu PYD / YPG ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad arasında Afrin’le ilgili anlaşma elde edildi. Böylelikle,Suriye ordusu Afrin’e girme kararı aldı. Bu durumda Türkiye Suriye ile savasmak zorunda kalacaktır. Bu da demektir ki, Türkiye Suriye iliskileri yeniden bozulacaktır. PYD/YPG’nin silahları Beşar Esad’a teslim etmesi konusunda anlaşmaya varmışlar. Hatırlanacağı üzereTillerson Erdoğan görüşmesi esnasında PYD’yi PKK’ya karşı savaştırabileceklerini söylemişti. Türkiye, ABD’nin silah vermesinin durdurmasını ve verilen silahlari geri almasini istemişti.
PYD/YPG'nin silahlarını Suriye'ye vermesinin arkasında ABD olabilir çünkü ABD, Suriye ile Türkiye’yi karşı karşıya getirmeyi düşünüyor; aslında Suriye ile değil Suriye’ye destek veren İran ve Rusya ile. Böylelikle, ABD biz PYD / YPG’den silahları geri istedik onlar da Suriye’ye vermeyi karar kıldılar, biz sizin söylediğinizi yaptık artık onlara destek sağlamıyoruz gelin birlikte yeniden Esad’a karşı savaşalım Orta Doğu’da bir olalım, demiş olacaktır. Böylece ABD, Türkiye’yi kendi saflarina çekmiş ve Türkiye’yi İran ve Rusya’ya karşı yanına almış olacaktır. Diğer yandan neden şimdiye kadar Esad’ın ordusu Afrin’e girmedi, sorusu akla geliyor. Türkiye’nin Orta Doğu’da yeniden imajını yükseltiğini ve geleceğe yönelik Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve sınırlarının belirlenmesinde Türkiye’nin de söz sahipi olacağını düşünürsek Esad, kendi kaderini belirlemek istemiş olabilir.Özellikle, Suriye, İran ve ayrıca Araplar Türkiye’nin Orta Doğu’da yeniden güclenmesini istemeyeceklerdir. Bütün bunlarına yanı sıra,Suriye ordusunun Afrin’e girmesi Türkiye’yi rahatsız etmiş olmalı ki Erdoğan, olay üzerine İran ve Rusya liderleri ile telefon göruşmesi yaptı. Büyük ihtimal ana tema, Suriye ordusunun Afrin'e girmesi durumunda Türkiye’nin nasıl tavır sergileyeceği ile alakalıydı.
Sonuçta buradan bir Türkiye-Suriye savaşı çıkar mı? Türkiye, Rusya ve İran ile değil de doğrudan Suriye ile konuşursa Orta Doğu’daki (ve Suriye’deki) stratejik çıkarları açısından doğru olacaktır. Stratejik çıkarlar açısından Suriye ile ilişkilerin geliştirilip, pazarlık yapılması daha belirleyici olur. Rusya ve İran üzerinden Suriye’deki stratejik çıkarların geliştirmesi ve onların eliyle pazarlık yapılması bu iki devletin Suriye’de uzun müddetli stratejik dayanağını oluşturmak demektir. Ayrıca, Türkiye ve Suriye’nin PYD / YPG konusunda nerdeyse aynı düşünceye sahip olmaları bölge işbirliği açısından da önemli bir faktördür. Görünen o ki, buradan bir savaş çıkmaz daha akıllı davranılırsa daha çok stratejik çıkarlar açısından yanaşılırsa bir işbirliği çıkabilir.