Bir kaç gün önce Çin bundan sonra Suriye’de askeri olarak da varlığını sürdüreceğini resmen ilan etmiş oldu. Çin henüz 80-90 yıllardan Ortadoğu'da, Körfez ülkelerinde, Afrika’dadır, bu zamana kadar sadece jeo-ekonomik güçtü, ama şimdi anlıyor ki, post-emperyalizm de bir yere kadar, artık jeopolitik oyuncu haline gelerek, askeri güc olarakta varlığını sürdürmeyin önemini anlıyor. Bunu da yapacak güçte, yürürlükte olan bir ülkedir, neredeyse ona borçlu omayan az bir ülke var, bir tür Çin ABD'nin esasını koyduğu Dolar diplomasisini başarıyla gerçekleştirerek kazanmakta ve halen de kazanıyor. Çin derin devletçilik tarihi, gelenekleri ve yönetim kabiliyeti olan zengin bir devlettir, onun geçmişe dayanan ciddi siyasi deneysel yöneticilik kabiliyeti var, Uzak Doğu'da her zaman egemen olmuştur.
Çin Suriye’de askeri harakete gecerse zannımca ABD’ni kendi sahasında yani Suriye’de mağlup etmeyi düşünüyor.Böylelikle, ABD’ni aynı zamanda Pasifikten uzak tutmuş olucaktır. Çin Suriye’ye askeri olarak girmeyi karar kılmışsa demektir ki, bundan sonraki bütün süreclerde Çin’i aktif şekilde izleyeceyiz.Özellikle, Rusya,Çin, İran üçlü şeklinde bir ittifak bekliyorum Türkiye’de potensial bir namized olacaktır fakat ABD’nin boş ve yalan laflarına aldanıb gittmediği sürece. Sonuc olarak, Çin ABD’nin yerini almaya başladığını söyleyebiliriz.Yeni Süper güc adayı Çin’in artık kendi ünvanına sahip olmak için harakete geçmiştir.