Obama Cuma günü en üst düzey danışmanlarıyla Suriye konusunu görüşecek. Bazıları ABD’nin müttefikleri nezdindeki etki ve prestijini korumak ya da yeniden kazanmak için daha güçlü seçenekleri denemesi gerektiğini düşünüyor ama görevinin bitmesine 100 gün kala Obama’nın enteresan seçeneklere başvurması beklenmemeli. En fazla müttefiklerine uygun görüdğü muhaliflere daha ileri silahlar verme izni verebilir, ama tabii yanlış ellere geçebileceği endişesiyle uçaklara karşı omuzdan füzeleri değil. Suriye üs, silah deposu ve uçaksavar füzesi hedeflerine hava ya da füze saldırısı riski Rusya ile çatışmaya yol açabilir. Obama toplantıda karar da almayabilir. ABD Halep’in muhtemel görülen düşmesinden sonra ABD tarafından önce cesaretlendirilip sonra ortada bırakıldıklarını düşünen muhaliflerin iyice Nusra gibi gruplarla birleşmesi veya benzemesini engellemek istiyor.
‘Anthony Cordesman of Washington's Center for Strategic and International Studies think tank suggested the United States' failure to act earlier in Syria, and in Aleppo in particular, had narrowed Obama's options. "There is only so long you can ignore your options before you don’t have any," Cordesman said.’
Reuters, Exclusive: Obama, aides expected to weigh Syria military options on Friday. 14 Ekim 2016.
Bize göre, Obama’nın artık bu aşamada “tükürdüğünü yalamasını” beklemek gerçekçi değil. Suriye konusunda çuvalladığını kabul etmese de muhtemelen Obama’nın kendisi de biliyor. Tarihe İran anlaşması falan sadece bir dipnot olarak geçerken Suriye kanlı bir sayfa olarak geçebilir ve Obama’nın ismi hep bu çatışmayla beraber anılacak. Obama Bush’un yaptığını yapmama, Orta Doğu’ya bulaşmama, yeni bir savaşa girmeme ya da çatışma riski almama gibi tek tek ele alındığında anlaşılabilir çıkış noktası, güdü ve varsayımlarla çok saçma ve gereksiz bir hata yaptı. Suriye’de olanların Suriye’de kalmayacağını, ABD’nin sıradan bir ülke olmadığını, her askeri güç gösterisinin ille de savaşla sonuçlanmasının gerekmediğini, zamanında atılmayan mütevazi adımların telafisinin ileride giderek daha maliyetli hale geleceğini, verilen sözlerin, yapılan tehditlerin ve verilen imajın çok önemli sonuçları olabileceğini göremedi. Suriye’de olaylar bu noktaya gelmeyebilirdi. O zaman da belki başka problemler, yıkımlar ve kurbanlar olurdu ama şimdi olandan daha kötü ne olabilirdi ki? Obama’nın anılarında Suriye konusunda yazacağını beklemek ilginç olacak. Eğer anıları Başkanlıktan ayrıldıktan hemen sonra yazarsa şimdiki nakaratını tekrarlayabilir ama ileride yaşı ilerlediğinde daha dürüst ve ilginç şeyler söyleyebilir.