Bircihan D. Dilek Bircihan D. Dilek

Stealth Muharip İHA ve Hipersonik Füze: Yeni Oyun Kurucular

25 Ağustos 2020
Stealth Muharip İHA ve Hipersonik Füze: Yeni Oyun Kurucular

Stealth (Düşük Görünürlüklü) İHA’lar ve Hipersonik Füzeler önümüzdeki süreçte dengeleri değiştirecek önemli Savunma Sistemleri ve Silahları olarak yerlerini alacaklar.

Bu platformların görünmezlik ve yüksek sürat özellikleri nedeniyle hâlihazırda mevcut radar ve sensör teknolojileri ile tespit edilmesi ve angaje olunması oldukça zordur.

Önümüzdeki süreçte hangi ülkeler bu silahları envanterlerine daha önce alırsa çok büyük bir avantaj ve üstünlük kazanmış olacaklardır.  

Stealth Muharip İHA’lar

Muharip İHA’lar, İngilizce terminolojide Unmanned Combat Aerial Vehicle (UCAV) olarak adlandırılmaktadır. Bu makalede, Stealth Muharip İnsanız Hava Araçları için “S-MİHA” kısaltması kullanılmıştır.   

F-35 gibi Stealth kabiliyetli uçakları tespit ve takip edebilen sensörler geliştirildikçe, Stealth uçakların düşman sahasına nüfuz edici bir silah olarak kullanışlılığı azalacaktır. Çünkü F-35 gibi Stealth uçaklar pahalı olmasının yanında, bir savaşta düşman tarafından düşürüldüğünde, yerine yenisinin konması hem çok maliyetidir hem de makul zaman içerisinde yenisi tedarik edilemez. 

İşte bu noktada, S-MİHA’lar önem kazanmaya başlamıştır. Atılan adımlar, S-MİHA’ların geleceğin oyun kurucu silah sistemleri olarak yerlerini alacaklarını göstermektedir. Bu duruma Karşı-Stealth teknolojilerindeki gelişmelerin devamlılığı ve S-MİHA’ların maliyet etkin olmasının da etkisi olmuştur.

Zira S-MİHA’lar, düşman sahasına nüfuz etme görevini, değerli bir pilotu veya 100 milyon dolarlık bir uçağı kaybetme riski olmadan gerçekleştirebilecek şekilde yani bir savaş uçağının yapabileceği her şeyi yapabilecek kabiliyete sahip olarak üretilmektedir.   

S-MİHA’lar, sahip oldukları kabiliyetleri nedeniyle, taarruzi operasyonlar kapsamında gereken savaş uçağı ihtiyacını azaltabilir, eldeki savaş uçaklarını da hava savunma ve hava üstünlüğü operasyonları için kullanabilme olanağı sağlayabilir.  

İHA’lar konusunda başlangıçta ABD öncü bir ülke iken, S-MİHA’lar konusunda politik nedenlerden dolayı vermiş oldukları sık karar değişiklikleri nedeniyle, adeta Rusya’nın gerisine düşmüş durumdalar. ABD’nin S-MİHA konusunda sık karar değişikliklerinin arka planında, S-MİHA’ların F-35 uçağının satışları karşısında önemli bir rakip olabileceği ihtimali bulunmaktaydı.

Ağustos ayının başında Rusya, S-70 Okhotnik (Avcı) Muharip İnsansız Hava Aracının geliştirilmesini hızlandıracaklarını ve teslimatların 2025 yerine, 2024 içinde yapılacağını açıkladı. 

Okhotnik, Sukhoi tarafından geliştiriliyor ve ilk uçuşunu 3 Ağustos 2019 tarihinde gerçekleştirdi. Rus haber ajansı Interfax'a göre 6 Ton bomba taşıyabiliyor, 4800 km üzerinde menzile sahip, bombalar ve satıhtan havaya füzelerin yanı sıra havadan havaya füzeler ve keşif teçhizatı da taşıyabiliyor.

Okhotnik uçan kanat şemasına görünümünde, gövdesinde kompozit malzemeler ve Stealth kaplama kullanılmıştır, bu özellikleri ile Okhotnik düşük görünürlüklü kabiliyet kazanmıştır. Adeta muharip bir uçak büyüklüğünde olan Okhotnik’in ağırlığı 20 ton, kanat açıklığı 20 metredir.

Kullanılan prototip motorların egzoz nozulu konvansiyonel olması nedeniyle Stealth özelliği bulunmamaktadır. Dahili bomba yükleri taşırken sürati 1000 km/saat olarak rapor edilmektedir.

Okhotnik, Su-57 tarafından “kol uçucusu” olarak kontrol edilebilen ve tüm askeri operasyon tiplerinde kullanılabilecek özellikte tasarlanmıştır. Mevcut Okhotnik prototip versiyondur ve seri üretime geçilene kadar bir takım yeni güncellemelere maruz kalması söz konusu olacaktır. 

ABD ise, Stealth İHA konusunda bir miktar Rusya’nın gerisine düşmesine rağmen ağır adımlarla da olsa, Deniz Kuvvetleri için MQ-25 Stingray ve Hava Kuvvetleri için XQ-58 Valkyrie’yi geliştirmektedir.

MQ-25 Stingray, Uçak gemisinden kalkabilen İnsansız Havadan Gözetleme ve Taarruzi Hava Aracı olarak tasarlanmıştır. Bu İHA, Stealth gövde şekline sahip olmakla birlikte, görünmezlik özelliği yeteri kadar yüksek değildir.  

Stealth XQ-58 Valkyrie MİHA ise, keşif gibi görevleri yerine getirmek veya saldırıya uğrarsa düşman ateşini bastırmak üzere bir ana uçak tarafından kontrol edilebilen "sadık kol uçucusu" olarak hareket etmek üzere tasarlandı. Ayrıca, doğrudan pilot kontrolü olsun veya olmasın, bir dron sürüsünün parçası olarak da görevlendirilebilecektir. Trapez gövdeli, V-kuyruklu ve S şeklinde hava girişli Stealth teknolojiye sahiptir.

XQ-58 Valkyrie sadece 500 kg’lık bomba yükü taşıyabilmektedir.  Bomba yükleri arasında JDAM ve GBU-39/B yer almaktadır. İlk uçuşunu 5 Mart 2019 tarihinde yapmıştır. Düşük Maliyetli Yıpranma Uçak Teknolojisi uygulanarak geliştirilen XQ-58 Valkyrie’nin rolü, savaş görevleri sırasında F-22 veya F-35'e eşlik edecek ve silah veya gözetleme sistemleri entegre edilebilecek şekilde geliştirilmektedir.  

S-MİHA konusunda Çin ve hatta İsrail de yarışta yerlerini aldılar. Çin Stealth DR-8 Drone ve İsrail ise Stealth Harop sistemlerini geliştirdi. 

Stealth Hava Araçlarının tespiti ve imhası konusunda mevcut radar teknolojileri yetersiz kalmaktadır.  Stealth Uçak ve S-MİHA’ların, günümüz teknolojik ürünleri olan radarlara ancak çok yaklaştıklarında kısa mesafelerde tespit edilmesi söz konusu, fakat bu durum hedefi tespit ve akabinde angaje olmak için yeterli zamanı vermemektedir.

Stealth Hava Araçlarını yakalamanın en iyi yolu, muhtemelen hepsi yüksek hızlı veri bağlantılarıyla birbirine bağlanan bir V/UHF Aktif Elektronik Taramalı Dizi (AESA) radar sistemleri ağı ile birlikte geliştirilmiş termal sensörler, görünür bant görüntüleme cihazları ve pasif tespit sistemlerden oluşan sensörlerin füzyonu ile elde edilen verilerin gelişmiş ağ teknolojisi ve yüksek hızlı bilgisayarlar kullanılarak toplanması, analiz edilmesi ve karar vericilere gerçek zamanlı olarak dağıtılmasıdır. Ancak bu çözüm de önemli bir teknoloji ve altyapı gerektirmektedir.

Hipersonik Füzeler

Süpersonik bir füze ses hızının üzerinde uçarken (1 Mach = 1226,5 km/saat), Hipersonik bir füze 5 Mach'ın üzerinde uçar. Hipersonik’lerin gerçek cazibesi, hızın yanında yüksek manevra kabiliyetinin olmasıdır. Bu özellikleri, Hipersonik füzelerin tespit ve önlenmesini son derece güçleştirir ve reaksiyon göstermek ve angaje olmak için çok sıkışık bir zaman dilimi bırakır. Hipersonik füze, tahmin edilebilir bir rotada uçmadığı sürece, bu hızda önünü kesmek çok zordur.

Hipersonik aslında iki farklı teknolojiyi kapsayan genel bir terimdir: bunlar Hipersonik seyir füzeleri ve balistik füzeyle fırlatılan boost-glide sistemleridir. Hipersonik seyir füzeleri, mevcut hava soluyan seyir füzelerinin bir evrimidir; 1 Mach'da, 1000 km'yi geçmek bir saat sürer, ancak 5 Mach'ta yalnızca 12 dakika sürer.

Rusya, ABD, Fransa, Hindistan ve muhtemelen Çin bu tür füzeler üzerinde çalışıyor. Rusya’nın geliştirdiği yerden ve satıhtan atılabilen “Tsirkon” Hipersonik akıllı füzesi, Aralık 2019’da tanıtıldı. Rus medyasına göre "Tsirkon", 1.000 km'lik menzile sahip, 9 Mach hıza ulaşabiliyor ve hem deniz hem de kara hedeflerini vurabiliyor.

Ayrıca, Tsirkon’un Ses hızının 9 katında uçarken, S-400 veya ABD yapımı Patriot gibi mevcut hava savunma sistemleri tarafından önlenip tahrip edilemeyeceği iddia ediliyor.

TASS ve diğer Rus medyalarına göre, söz konusu füzelerin test atışları bir deniz platformundan 2016, 2017 ve 2018'de gerçekleştirildi. Halen ‘Kalibr’ veya ‘Oniks kruvazör füzeleri’ ile donanmış Rus savaş gemilerinin ve denizaltılarının gelecekte 'Tsirkon' Hipersonik silahları ile donatılması bekleniyor.

Rusya’nın bu inisiyatifine karşı, ABD’de ise Hipersonik füzeler konusunda çalışmalarını hızlandırdı. ABD Hava Kuvvetleri, Havadan Fırlatılan Hızlı Müdahale Silahı AGM-183A Hipersonik Füze testini gerçekleştirdi. AGM-183A için en son test 8 Ağustos'ta California'daki Edwards Hava Kuvvetleri Üssü'nde yapıldı ve füze bir B-52H Stratofortress ağır bombardıman uçağı tarafından ateşlendi.

ABD’nin bu hamlesi, Rusya tarafından geliştirilen 2000 km’den fazla menzili olan ve 10 Mach sürate ulaşabilen Havadan Fırlatılan Balistik Füze Kh-47M2 Kinzhal ile 2019’dan beri serviste olan Çin üretimi DF-17'nin ortaya çıkarılmasının ardından geldi.

ABD, yeni Rus hipersonik silahlarına yanıt olarak 2018'in ortalarından itibaren Hipersonik silahlar için finansmanı artırarak AGM-183A’nın üretilmiş tüm Hipersonik füzeleri geride bırakacağını iddia etmektedir. 

ABD, “Air Force Magazine” de yeni çıkan haberlere göre yeni bir Hipersonik füze için düğmeye basmış durumda. “Mayhem” ismi verilen silah sisteminin, AGM-183A’dan daha büyük, birden çok faydalı yük taşıyabilen, gözetleme ve keşif ve diğer istihbarat işlevlerini tek bir güzel modüler paket içinde gerçekleştirebilen ve hava soluyan Hipersonik bir silah özelliği taşıması bekleniyor. ABD Hava Kuvvetleri 3 büyük firmadan 2021 yılında sözleşme imzalamak üzere konsept dokümanı istedi.

Hâlihazırda Hipersonik füzelere yönelik mevcut bir karşı önlem bulunmamaktadır. Geliştirilecek çok uzun menzilli radarlar, uzay tabanlı sensörler ile yönlendirilmiş enerji silahları Hipersonik füzelere karşı etkili bir savunma için aday durumdadır.

Türkiye dengeleri değiştirecek bu silah teknolojilerinin neresinde duruyor?

Ülkemiz, İHA Teknolojisi ve Operasyonel uygulamaları konusunda dünyada yükselen ülkeler grubunda yer almaktadır. F-35 uçaklarının Türkiye’ye verilmemesi kararının ardından, S-MİHA’nın bizim için de bir alternatif olarak değerlendirilmesinde fayda bulunmaktadır. 

Halen MİHA teknolojisini elinde bulunduran Türkiye S-MİHA üretimi konusunda bütçe ayırarak proje başlatması durumunda önemli bir avantaj kazanmış olacaktır.  Böylece verilmeyen F-35’lerin yerine ikame edilebilecek Milli S-MİHA’ları geliştirmek üzere yola çıkılmış olacaktır.

Milli S-MİHA’ya; AI tabanlı, Stealth özellikli jet motoru, uydu üzerinden uzaktan kontrol/otonom kullanımı yanında 5. Nesil Milli Muharip Uçak’ın “Kol Uçucusu” ve “Sürü İHA” konseptinde uçabilme özelliğinin kazandırılması esnek kullanım için önemli katkı sağlayacaktır.

Ayrıca, hava-hava ve hava-yer füzeleri taşıyabilecek dahili silah bölmesi, elektronik keşif ve gözetleme sensörleri ile milli taktik veri linkleri ile donatılacak şekilde geliştirilecek bir Milli S-MİHA ile, verilmeyen F-35 uçağının sağlayacağı Operasyonel değer, daha düşük bir bütçe ile elde edilmiş olacaktır. 

Hipersonik füzeler, geleneksel jet motorlarının yüksek hızlı versiyonları olan ramjet veya scramjet ile uçmaktadır.

Bu kapsamda TUBİTAK SAGE tarafından ramjet üzerinde çalışmalarda önemli aşamaların sağlandığına yönelik internet ortamında bilgiler bulunmaktadır.

Türkiye, Satıhtan Satha Roket/Füze Sistemleri, Hava Savunma Füze Sistemleri, Seyir füzeleri, Hassas Güdümlü Füzeler/ Mühimmat ve Deniz/Denizaltı harplerinde kullanılacak roket ve güdümlü mermiler konusunda önemli altyapıya sahip bir ülke konumundadır. Mevcut teknoloji ve altyapıyı da kullanarak, Türkiye’nin, Hipersonik Füze konusunda başlatılan çalışmalar için daha fazla bütçe ayırması ve mevcut çalışmaları hızlandırması milli çıkarlarımız açısından yararlı olacaktır.

 

Yorumlar