Doç. Dr.  Dilek Yiğit Doç. Dr. Dilek Yiğit

Deniz Harp Endüstrisinde Fransa-İtalya İşbirliği: Avrupa Birliği Açısından Değerlendirme

25 Eylül 2017
Deniz Harp Endüstrisinde Fransa-İtalya İşbirliği: Avrupa Birliği Açısından Değerlendirme

Eylül ayının ilk haftası Fransa hükümeti, Fransa’nın deniz harp endüstrisini güçlendirmeyi amaçladıklarını, bu amaç doğrultusunda İtalya ile işbirliği yapmak istediklerini açıkladı.

Fransa’nın İtalya ile yapmak istediği işbirliğinin merkezinde savaş gemileri inşasında İtalya ve Fransa arasında ittifak kurulması yatıyor ve Fransa’nın ifadesiyle böylelikle yönelinecek hedef deniz harp endüstrisinde “dünya lideri” olmak.

Bu yaz İtalya’nın savaş gemileri üretiminde yeni teknolojiler geliştirmekte olduğuna ilişkin haberler Batı basınında yer almıştı. Geliştirilen yeni teknolojinin kullanıldığı gemiler sadece savaş gemisi değil; ayrıca sivil operasyonlar için ve mülteci hareketlerine müdahale etmek amacıyla da kullanılabilecek. İtalyanlar yeni gemilerini “farklı operasyonlar için son derece esnek” olarak tanımlıyorlar.[1] Kısaca “dual-use” gemiler bunlar.  Göçmenlerin Avrupa’ya giriş kapısı olmaktan mustarip İtalya’nın bu sorunun etkisiyle yeni arayışlara girmiş olması şaşırtıcı değil. “Rivista Italiana Difesa’nın detaylarını açıkladığı yeni gemilerin en önemli özelliğinin ise geminin boyutu artırılmadan, dalga direncinin artırılması olduğu belirtiliyor.

İtalya deniz harp endüstrisinde yeni teknolojiler geliştirirken, Fransa’nın İtalya ile işbirliği arayışlarının amacı bu yeni teknolojiden faydalanmak olsa gerek.

Diğer taraftan İtalya ve Fransa’nın ortak füze-savar fırkateyn tasarısı üzerinde sessizce çalışmakta olduğu yönünde savlar bulunmakta; iki devletin ortak Avrupa savaş yönetimi oluşturmaya yönelik nihai amaç doğrultusunda hareket ettiği söyleniyor.

Ancak Fransa ve İtalya’nın deniz harp endüstrisinde işbirliği yapmaları önünde, aralarındaki ilişkileri de bir süredir ciddi şekilde geren bir engel var; bu engel Fransa’nın Atlantik kıyısında bulunan STX tersanesinin mülkiyeti üzerinden devam eden uyuşmazlıklar. Sorun South Korea’s STX Offshore & Shipbuilding Co. Ltd.’nin iflas etmesi ve hisselerinin İtalyan Fincantieri SpA tarafından satın alınması ile başladı. STX’in %33’ünü sahip olan Fransa ise STX’nin tamamıyla İtalyan kontrolüne geçmesini istemiyor; hatta Macron hükümeti STX’in İtalya’nın kontrolüne geçmemesi için kamulaştırma uygulamasına gidilebileceğini açıkladı. Fransa’nın önerisi STX’in %50-%50 oranında paylaşılması; İtalya hükümeti ise STX’in çoğunluk hisselerine Fincantieri SpA ile CR Trieste’nin sahip olduğunun altını çiziyor ve geri adım atmamakta kararlı. Konu üzerinde görüşmek için bir araya gelen Fransız ve İtalyan bakanlarının görüşmelerinin bir saatten az sürmesi tarafların uzlaşmaya hazır olmadığını da gösteriyor.[2] Üstelik Macron’un STX’i kamulaştırma tehdidi Avrupa’da şaşkınlıkla karşılandı; zira kamulaştırmanın Macron’un ekonomi politika ve anlayışına uygun olmadığı bilinmekte. Böylelikle de mevzu bahis olan Fransa’nın ulusal çıkarı ise, Macron’un kişisel ekonomi politikası tercihlerinin öneminin kalmadığı da görülmüş oldu.

Bu çerçevede Fransa hükümetinin önünde zor bir karar var; Fransa deniz harp teknolojileri konusunda İtalya ile işbirliği yapmakta kararlı; ancak bu kararlılığın maliyeti olan STX’in İtalya’nın kontrolüne geçmesine katlanabilir mi? Şimdilik bu soruya yanıt vermek zor görünüyor.

Konuya Avrupa Birliği açısından bakalım. Brüksel iki üye devlet arasında sorun çıkmasını, sorun yaşanmasını, mevcut sorunların büyütülmesini istemez. Özellikle de sorunun taraflarından birine destek veriyor görüntüsü kaçındığı ve kaçınması gereken de bir durumdur. İtalya basınında Birliğin Fransa’yı desteklediğine yönelik haberler çıkınca Avrupa Parlamentosu Başkanı Tajani’den ciddi bir azar geldi. Tajani Birliğin üye devletlerin kendi menfaatlerini koruyacakları bir alan olmadığını belirtti. [3] Kısaca Birlik iki üyesinin arasındaki bu soruna karışmak da, karışmış görünmek de istemiyor.

Bu noktada akla şu soru gelmelidir; Birliğe üye iki devlet kendi aralarında askeri işbirliği yapabilir mi? Bu Avrupa Birliği hukuku açısından uygun mudur? Yanıt: Evet. Birliğe üye devletler kendi aralarında askeri konularda işbirliği yapabilirler; zira Birliğin ortak dış ve güvenlik politikası ile ortak güvenlik ve savunma politikası gerçek anlamda “ortak” değildir. Yani bir üye devlet ortak dış ticaret politikası bağlamında kendince dış ticaret politikası belirleyemez ama güvenlik politikasını –Birliğin istinat ettiği değer ve ilkeler ile Zirve tarafından belirlenen genel ilkelere aykırı olmamak kaydıyla- belirleyebilir. Kısaca Fransa ve İtalya arasında askeri işbirliği önünde Avrupa Birliği’nden kaynaklanan bir engel bulunmamaktadır. Üstelik üye devletler arasında kurulan işbirliği Birlik için tercih edilir bir durum olmalıdır; zira Lizbon Antlaşmasının 42. maddesinde “üye devletler askeri kabiliyetlerini aşamalı olarak geliştirmeyi taahhüt ederler” hükmü yer almaktadır; Fransa da İtalya ile deniz harp endüstrisi konusunda işbirliği arayışına girerek Antlaşmanın bu hükmünün gereğini yapmaktadır.

 

 

 


 

[1] Al via la costruzione della nuova LHD della Marina Militare, http://www.analisidifesa.it/2017/07/al-via-la-costruzione-della-nuova-lhd-della-marina-militare/, 13 Temmuz 2017

 

[2] https://www.bloomberg.com/news/articles/2017-08-01/italy-france-still-split-over-fincantieri-bid-for-stx-shipyard, 1 Ağustos 2017

 

[3] http://www.express.co.uk/news/world/835936/France-V-Italy-Emmanuel-Macron-president-European-Union-Stx-shipyard-latest-news, 2 Ağustos 2017

Yorumlar