Sabahattin İsmail Sabahattin İsmail

Rum-Yunan’ın algı oyunlarına aldanmak!

14 Şubat 2023

Rum-Yunan ikilisinin propaganda yeteneğine ve algı oyunları ile kamuoyunu etkileme becerilerine hayran olmamak olası değil.

ENOSİS’i hedefleyen AKRİTAS SOYKIRIM PLANI çerçevesinde başlatılan 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırıları ile Kıbrıs Türk Halkına soykırım ve etnik temizlik uyguladılar. 103 köyümüzü işgal edip yağmaladılar, yakıp yıktılar... Adanın yüzde 97’sini işgal etiler, Türk Halkını adanın yüzde 3’ünde 11 yıl süren insanlık dışı bir kuşatma altına aldılar...35 bin insanımızı göçe zorladılar. 11 yıl boyunca çadırlarda, ağıllarda, mağaralarda, göçmen kamplarında sefil bir hayat yaşamak zorunda kaldık. 

Kızılay yardımlarını bile engellediler... Bot bağından çizmeye, çividen keresteye, çoraptan bereye kadar 40’dan fazla temel tüketim maddesinin, kuşatma altında tuttukları Türk bölgelerine girişini yasakladılar... 

Eşit kurucu ortağı olduğumuz Kıbrıs Cumhuriyeti Devleti’nden bizi silah zoru ile attılar, iki halkın egemenliği eşit şekilde paylaştığı Kıbrıs Cumhuriyeti’ni yüzde yüz Rumlardan oluşan bir Rum Devletine dönüştürdüler.... 

Bütün bunları gerçekleştirmek için on binlerce kişiden oluşan gizli bir faşist terör ordusu kurdular. Yunanistan da gizlice 20 bin asker göndererek bu terör ordusunun saldırı ve cinayetlerine destek verdi. 

15 Temmuz 1974’te kanlı bir faşist darbe yaparak ENOSİS’i ilan ettiler. Kendi kardeşlerinden binlerce solcu Rumu katlettiler.
 

Mutlak bir Türk soykırımını ve ENOSİS’in gerçekleşmesini önlemek için son anda müdahale kararı alan Türkiye, adaya barış ve huzuru getirdi. 

Buna karşın olağanüstü propaganda ve algı yaratma yetenekleri sayesinde yağ gibi üste çıktılar. Tüm Dünya’ya kendilerini haklı ve mağdur, bizi ise haksız ve suçlu taraf olarak gösterdiler...

Kıbrıs Cumhuriyeti’ni 1963’den beri işgal ettikleri gerçeğini gözardı ederek, adaya barışı getiren Garantör Türkiye’yi “işgalci” ilan ettiler

Bu faşist, işgalci güruh, propaganda ve algı operasyonunda o denli başarılı oldu ki, 60 yıldır ambargolar ve tecrit altında yaşatmaya devam ettikleri bizim içimizdeki bir gurup insanın beynini bile esir aldı. 

Beyinlerini işgal ettikleri bu kimliksiz insanlar, aynen faşist bir Rum gibi düşünerek Kıbrıs’ta yaşanan her şeyden bizi ve Anavatanı sorumlu tutmaya başladılar. EOKA’cı Rumlar gibi, Türk liderliğini, TMT’yi KKTC‘yi ve Türkiye’yi suçluyorlar!!! 

Depremi Bile İstismar Ettiler

Propaganda ve algı yaratmada ne derece başarılı olduklarını, Anavatan Türkiye’nin yaşadığı büyük deprem felaketinde yeniden görüyoruz.

Rum yönetimi algı yaratmak ve işgal ettikleri gayrı meşru yapıyı meşru “Kıbrıs Cumhuriyeti “ olarak Türkiye’nin tanımasını sağlamak için 20 kişilik bir kurtarma ekibi göndermek istedi. 

Türkiye algı operasyonuna izin vermemek ve bu gayrı meşru yapıyı tanımış olmamak için bunu reddetti. 

Ne ki algı operasyonu içimizdeki bir gurup insan arasında etkili oldu. Yine bu propaganda oyununa geldiler, Rumların “dostumuz, kardeşimiz” olduğunu iddia ederek algı operasyonuna gelmeyen Türkiye’ye saldırdılar

“Dostumuz ve kardeşimiz” olduğunu iddia ettikleri bu faşist yönetimin 60 yıldır bizi Dünya’dan tecrit ettiğini, gençliğimize her türlü insanlık dışı ambargoyu uyguladığını, bize saldırmak için tepeden tırnağa silahlanmaya devam ettiğini, tüm Dünyada devletimiz ve Anavatan aleyhine büyük bir karalama kampanyası yürüttüğünü gözardı ediyorlar.. 

Ambargolar, tecrit, silahlanma, düşmanlık, ırkçılık dostluk ve kardeşlikle nasıl bağdaşır?

Yorumlar