Mahiye Morgül Mahiye Morgül

Palmira Kraliçesi Sitti Zeynep Sultan

30 Nisan 2018
Palmira Kraliçesi Sitti Zeynep Sultan

Palmira Kraliçesi Leyla Zeynep Sultan (240- 275)

Asya Sahilini (Selezya) yöneten Sultan Zeynep (Leila Zenobia), 14 Şubat 270’de Roma’da, öldürülmeden önce ev hapsinde tutulduğu sarayın balkonunda, temsili olarak, zincire vurulmuş resmedildi. İtalyan Ressam Herbert Şmals, tablonun sağ alt köşesinde, gardiyan Valentin’i kraliçe Zeynep’e hayran bakarken resmetmeyi de ihmal etmedi. Öldürüldüğü gün, odasında, genç gardiyan Valentin’in ona yazdığı kâğıt parçası bulundu. Kâğıtta “Seni seviyorum Zeynep” yazıyordu.

Roma kralı Claudio, yasağa uymayıp aşık olduğu için gardiyan Valentin’i öldürtecek, sonra da aziz ilan edecekti.

Sultan Zeynep, kocası Doğan Bey’in ölümünden sonra ordunun başına geçerek, Claudio’nun korsanlarıyla 12 yıl savaştı, Mısır’ı, Ankara’yı ve Alanya’yı geri aldı, ayrı para bastırdı, Roma’ya vergi vermedi. Romalı yağmacılarla sürekli savaşıyordu. Zor durumda kaldığı bir zaman, ata akrabalarından destek almaya gittiği Pülümür’de(Dersim’de) esir düştü. Başkenti Palmira’yı yakmamaları koşuluyla çocuk yaştaki oğluyla beraber teslim oldu. Roma’ya götürülürken İstanbul boğazına vardıklarında, oğlu Lalius’u öldürüp denize attılar.

Sultan Zeynep ve eşi Doğan Bey’in yüksek kabartma rölyefi halen Antakya Müzesindedir ve altında sadece “Palmira Dönemi, MS.3.yy.” yazmaktadır. Roma’da onlar için, tarihten ve hazfızalardan silme cezası verilmiş olduğunu buradan anlayabiliyoruz. Heykelin bulunduğu yer Şaman Oğuz ata yurdu olan Samandağ’dır ve AnatiKos /Antakia, SelevKos Oğuzlu devletinin başkentidir

Oğlunun asıl adı Sani-Toros, Atheno Darius; Darius hanedanından Cano idi! Lalius; Leila’nın Oğlu demektir, Arapça Leila ise, Sultan demektir. Sitti Zeynep adıyla da anılan Sultan Zeynep’in adındaki Sitti sözcüğü ise Suriye Arapçasında “sayın” demektir.

Sani Toros’u İstanbul’da öldürdükleri ve kraliçeyi Roma sokaklarında zincirli olarak dolaştırdıkları duyulunca, ilkin Arnavutluk halkı isyan etti. Halkı isyana teşvik ettiği gerekçesiyle ona zincirle işkence edildi, sonra öldürüldü. Onun öldürüldüğü haberini duyan tüm Anadolu isyan etti, halk, Romalı tefecilerin bankalarına ve iş yerlerine saldırdı.

Roma kralı Claudio, bütün Roma erkeklerine 2 yıl evlilik yasağı koydu ve hepsini Anadolu’yu yerle bir etmeye gönderdi. Kral Claudio’ya Zalim Claudio denildi, tarihe adı böyle yazıldı.

Leyla Zeynep bir Sasani kraliçesidir. Sasani Uygarlığı (224-651) yağmacı İskender’e isyan ederek Suriye’de kurulmuş olan Selevkos Oğuzlu devletinin devamıdır. İslamiyet de Sasani döneminde doğmuştur. Bu kültürden Akil Adamların yönettiği Kölemen devletleri, İslamiyet’in yayılması ve Anadolu’nun haçlı Roma saldırılarından korunması sırasında doğmuş devletlerdir. Devamında Oğuz beyi Sadık Buğra’nın kurduğu Şaman Oğulları ve Kül Tigin Han’ın Gazne Devletini, Büyük Selçuklu gibi büyük Türk devletlerini görürüz.

İtalyan ressamın yaptığı tablodaki semboller:

Arkasındaki duvarda dört atın çektiği Hitit sembolü olarak da bilinen “güneş tanrısı”, Al-Lat/LAT/LAZ vardır; Laz’ın kızıdır. Yani, Azize Zeynep Şamanî’dir, Azize’dir, İsis’tir, Hitit’dir. Ulu Anası’dır; Anadolu’yu Ulu Analar yeri; Anati-uli (Anadolu) yapan analardandır.

2.Artemis gibi, karada ve denizde dört atın çektiği teknede savaşan bir Amazon “süvari”dir; Tarihte Türkler/Oğuzlar, Dor atlarıyla (Dor-t, Tur-si, Turc) denizde de savaşan kavim olarak bilinir.

Zeynep’in başında Kaşgari baş bağı vardır; halen Şiraz, Çamlıhemşin ve Adıyaman’da olduğu gibi.

Belinde, silahları alınmış “dorabuluz” kuşağı vardır; Savaşçı Er-hatune dir, Amazondur.

Kuşağında Sekizli Şems motifi vardır; Karusi, Horasani, Oğuzlu, Şamani, Turani ve Sümerlidir.

Sırtındaki pelerin: Filistin’de halen kullanılmaktadır.

Zeynep’in yönettiği topraklar:

Antik Palmira Eyaleti. Bugünkü Suriye, Mısır, Filistin, Lübnan, Ürdün, Harran, Tarsus, Alanya(Alaiye), Antakya, Ankara, Silifke ve Ereğli. Sinop ve Kadıköy’e kadar onun sözü geçerdi diyen kaynaklar var.

“Tarsus’un kraliçesi Zeina zamanında halk (Hlik-ia) ile yönetenler arasında sınıf farkı yoktu” diye anlatılan antik kraliçe odur! Alevi kültüründe insana saygı ve özgürlüğü onur saymak, böyle bir tarihe dayanmaktadır.

Pülümür’de yaşayan Ferhat Uşağı, Paller, Koçgiri /Kaçgari Uşakları, Papaglar, Tunceli’nin antik halkı olup Luvi (Alevi) kültüründen gelirler. Onun Ferhat Uşağı boyundan birkaç kol da Samandağ-Antakya çevresinde bulunur.

Bu insanlar, 1.Artemis ile onun babası 2.Karus (Kuroş) gibi Horasani (Karus Analı) soylardır. 2.Karus’ın kızı ve oğlu (1.Artemis ile kardeşi Serhat) Atina’ya kadar gidip (MÖ.550), Anadolu’nun bilim evlerinden esir alınarak Atina’ya götürülen, orada oligarklara köle olarak satılan bilim adamlarını ve çocukları kurtardı. Anımsayalım; Akdeniz’in Yahudi korsanları öncelikle köle ticaretinden çok para toplardı (Primitif Akümülasyon, İlkel Yığın); bilim adamları en yüksek fiyatla satılan kölelerdi.

Bazı kaynaklara göre Zeynep’in orduları Ankara’dan Kadıköy’e, Suriye, Filistin ve Lübnan’a kadar Anadolu’da çok geniş bir alanda Romalılarla savaştı.

Tarihten ve hafızalardan silme cezası:

Roma parlamentosu direnen şehirlere böyle ceza verirdi. Palmira başta olmak üzere Zeynep’in şehirleri cezalandırıldı. Palmira’nın enkazı bugün Suriye’de en fazla turist çeken yerdir.

Daha önce cezalandırılan bazı şehirler: Başoğuzlu şehri Potomya (Rize, MÖ.63), Türkmeneli şehri 300 bin kişilik Tigran Agarta (Silvan, MS.69) Gerger, Suruç, Samsat, Antakya, Kastabala, Soli, Ankara…

Roma’da Milat denilen şey, Milet Uygarlığını (kaynaşmış millet olmuş Oğuz boylarını) yok edip tarihi sıfırdan başlatmak olayıdır. Bu ceza Sümer Uygarlığının da tarihten silinişidir. Bazı tarihçiler Sümerleri, Galata, Venedik, Cenevizli Yahudi korsan tefecilerin ortadan kaldırdığını söyler.

1950’den sonra NATO kararıyla, tarihte Roma’ya direnmiş olan bütün şehirlerimize Dünya Bankası tarafından sessizce sulara gömme cezası verildi, buralara baraj inşaatları başlatıldı.

Zeynep’e bestelenmiş opera ve müzikaller:

Zenobia (1694) by Tomaso Albinoni

Zenobia in Palmira (1789) by Pasquale Alfonsi

 Zenobia in Palmira (1790) by Giovanni Paisiello

Aureliano in Palmira (1813) by Gioachino Rossini

Zenobia (2007) by Mansour Rahbani

Adını yaşatan yerler:

1-GAZZA STRİP; Azize İş-tar Aba. (Gazze Şeridi)

2-Toros Ereğli’de antik Zanapa kalesi.

3-Sitti Zeynep türbe ve camileri; Alanya, Antakya, Mardin, Malatya, Şam…

4-Silivke’de Selevkia türbesi

5-Gülnar çevresinde Zeyna, Zeynalı köyleri

Filistin’de Kaçkari çalgılarından “tulum” vardır, adı “nanay” olup, Şiraz’da “Neyiban”, Pakistan’da (Urdu Kaçgar çalgısı) ve Artvin Yusufeli’de de adı Nanay’dır.

Roma’nın affetmediği Kaşgariler:

Kaşgari/Kaçgai boyu, antik İran’da Darius/Toros hanedanının soy ata adıdır. Bu hanedan, 1918’de Amerikalılar tarafından kaldırıldı, yerine Pehlevi ailesi getirildi. Bu zoraki yönetim değişikliği sırasında 50 bin Şirazlı ve Kuzistanlı Kaşgari Alevi/Şii öldürüldü.

1980’de Fransa destekli yönetime getirilen mollalara isyan eden Şirazlı Kaşgariler ve Luviler, kadınlı erkekli taburlarla Halepçe’de kamp kurdular. Sekiz yıl süren İran-Irak savaşı sırasında 2,5 milyon can verdiler. 1988’de Talabani askerleri ile Humeyni askerleri, birlikte Halepçe’ye saldırdı, saldırı püskürtüldü, fakat beş gün sonra Halepçe’ye kimyasal bomba atıldı, 5 bin kişi daha öldü. Sekiz yıllık savaş böyle sona erdi. Tarihe Halepçe Katliamı olarak geçti(1988). Dünya basınında katledilenlerin Kürt oldukları şeklinde haber edildi. Daha sonra, sekiz yıl boyunca her iki tarafa da silah satanın bir ABD şirketi olduğu resmen açıklandı.

Bu tarihsel pencereden baktığımızda, Trabzon Kadırga yaylasında ve Mardin’de kurulan Amerikan Füze üssünün hedef alanı içerisinde kimlerin olduğunu kestirmek zor değildir. Tarih boyunca Anadolu’nun İç Asya ile bağını koparabilmek için Doğu bölgemizde bir tampon devlet kurmak, yerli halkı buradan kaçırtmak, batılı sömürgecilerin en büyük arzusu olmuştur.

Zeynep’in, baba tarafından Oğuzlu (AnatiOkhus, Anası Oğuz) hanedanına uzanan Pers/ Parth/ Ferhat(Fırat) boylu olduğu üzerine bilgiler vardır. Atatürk’ün arkadaşı Diyap Ağa da Pülümür’lü ve Ferhat Uşağıdır. 1938’de dış kaynaklı çıkartılan bir isyanda Diyap Ağa’nın on beş oğlu öldürüldüğü pek bilinmez. Cumhuriyetin kurucularından olan bu aşireti korumak için Ankara hükümeti bölgeye asker gönderdi, acı olaylar yaşandı. Bu olay, Dersim olayları olarak anılır. Aynı tarihte Fransızlar Hatay’ı kaybetmişlerdi, Fransızlar onun rövanşını Dersim’de isyan çıkartarak almak istemiştirler.

Tarih boyunca emperyalist batı devletleri bu bölgeyi hiç boş bırakmadılar. Osmanlı’nın son yıllarında bile Dersim’de sekiz tane, İngiliz, Fransız ve Amerikan misyoner koleji vardı, Atatürk ilk iş olarak bu okulları kaldırdı, affedilmeyen önemli bir suçumuz da budur.

Kraliçe Zeynep’e düşünsel kaynak olan Oğuz kültürünü, Kölemen atalarımızda da görüyoruz; insan için çalışmak, insanlık için bilim yapmak gibi akla dayanan bir İslam kavrayışını içerir. Bu kültürü bugün Maturidi itikadı olarak görürüz. İlk bin yılın ilk yarısında, Haçlı saldırılarıyla Anadolu’dan kaçmak zorunda bırakılan bilim adamları ellerindeki bilgi ve belgelerle Bağdat’a ve Kabe’ye giderdi. Buralarda göktaşlarını inceleyen bilim evlerinin izleri vardır. Hz.Muhammed’in Kabe’nin içinde korumaya aldığı “Hacer-ül Esvet”, sekiz adet Meteor, göktaşı, ki, ışıktan ur olduğumuzun ispatı olarak gösterilir, buranın bilim evi olduğunu gösterdiği gibi, Hz.Muhammed’in buraya gittiğini de, bilimi korumaya aldığını da gösterir. Hz.Ali’ye ait sözlerde de bilim yapmayı ibadet kabul eden özlü sözler dikkat çeker.

Maturidi (Meteor inceleyen atalar) töresinin bilim adamlarına, filozof ve şairlerine baktığımız zaman onların şeriata değil bilime dayandıklarını anlarız. Maturidi itikadının sözcüleri Atatürk’ün bu itikattan olduğunu kabul ederler. Bundan rahatsızlık duyan kimi Hıristiyan ve Yahudi devletler, İslam ülkelerinde Şeri itikadı (şeriatı) desteklerken, Maturidi itikadını, dolayısıyla Mustafa Kemal’in düşüncesini (ve Laik Suriye yönetimini) İslam dışı gösterme gayretine girdiler, bugün yaşadığımız sorunların bir kısmı bundan kaynaklıdır.

Maturi adıyla sesdeş olarak ilk akla gelen Bedri, Mitri, VI.Mitri Date (Lokman Hekim’dir), Medrese, Metre gibi sözcüklerle bilimsel düşünmenin bağını kurabiliriz. Hatta, 900 ile 1100 yılları arasında yetişen Buharalı İbni Sina’dan Marlı Ahmet’e, Miskeveyh’e kadar birçok şair, filozof ve bilgini örnek gösterebiliriz.

Zeynep’in Parasında semboller; Hilal, Buğday, kızıl kurdele, sekizli güneş, başı üzerinde üç noktalı Kerkenes kuşu.

Madalyonunda görülen hilal ve buğday başağı onun dini önder Oğuzata (Augusta) olduğuna işaret eder. Başında kızıl kurdele ile Amazon savaşçıdır. Saçı toplanmış kurdeleli olmak, Kafkaslarda savaşçı Pers Kraliçesi olmanın da işaretidir.

 Parasının bir yüzünde Şaman-Oğuz inanış sembollerinden Kerkenes Kuşu ve elinin üzerinde sekiz ışıklı Şems (adaleti koruyan Themis) bulunur. Bukleli saçları adalet dağıtan demektir. Kuş üzerinde üç nokta; üç öğüttür, İyilikle düşün, İyilikle konuş, İyilikle davran demektir. Açılımında, doğru  konuş, dürüst ol, kötülükten uzak dur, eline beline diline hakim ol, gibi öğütler vardır.

Heykellerinden birinde “ALLAT’ın Armağanı Zeynep” yazmaktadır.

 

Ailesi hakkında İngilizce kaynaktan notlar: Sasani devletinin kurucusu Ardashir (Arđaxšēr, Oğuz), diğer adı Ardashīr-i Pāpagān, "Ardashir, Pāpağ oğlu". Adının Latince yazılışları; Artaxares ve Artaxerxes. Ardashir'in babası Papak’dı, büyük babası Sasan’dı.

Babai zümrelerinden Baba Dervişi, Babeg/Papagan/Babaği’ler, Bektaşi kolu olarak günümüze kadar gelmiştir. Batı Trakya’da Arnavutluk’ta Babailerin yaşadığı dağların antik adı Amazon Dağlarıdır.

Palmira Kraliçesi Zenobia, 269 yılında Mısır'ı Romalılardan geri aldıktan sonra kendisini Augusta ilan etti. Augusta olmak, Oğuzların/Şamanilerin kadın opası olmak, bir çeşit Şaman lideri, Halife (İlyapa, Alp) olmaktı. Mısır yöneticilerinin Asya kökenli Şamani (Kölemen) olmalarının sırrı bundadır. Şaman Oğulları sembollerinden sarı hilal, buğday ve tavus kuşu olarak resmedilen Anka Kuşu önemli ipucudur. Bu sembollere Sümer Kenti Semerkant ve Buhara’dan, Bitlis Ahlat’a kadar rastlayabiliyoruz.

220 yılında kurulan Sasani devletinin kurucusu Ardaşir’in bir adı da OĞUZ’dur. Başkenti Persepolis bugün İran’ın en önemli antik şehridir. Persepolis, Şiraz yakınlarındadır.

Filistin bayrağındaki siyah renk, Sultan Zeynep’e yas tutmayı ifade eder:

Bayraktaki Hilal ve Yıldız muhtemelen Şamani dönemlerinde sarı ay gibi altın sarısı renkteydi. Yıldızın ışıkları ise Bazileus, Selçuklu, Selevkos ve diğer Türk yıldızları gibi sekiz ışıklı olmalıdır. Palmira heykellerinde Şamani dönemin güneş ve ay sembolleri bize ipucu verir. Aşağıda, Palmira’dan Paris Louvre Müzesine kaçırılan Güneş, Ay ve Güç sembollerini görebiliriz.

 

Şam şehrinin sembolü olan Kılıç burada da belirgindir.

Gençlerimize uyarı: Tarihimizi yağmacı batıdan öğrenmeyelim. 14 Şubat’ı, sevgililer günü değil, Sultan Zeynep’e YAS GÜNÜ ilan edelim.

Sözlük:

Allat: Ulu Lad, Ulu Laz. Yüce Işığın armağanı Zeynep.

Kölemen: Panoğlu. MenOğlu. Babadan oğula geçmeyen, Akil Adamların yönettiği, Şaman, Oğuzlu ve Selçuklu yönetim sistemi. Cumhuriyetle yönetim bu töreye dayanır.

Laz: Sümer kutsalı Güneş, Soli, Ulu-os.

Lailus: Sultan uşağı, Sultanoğlu.

Leila: Leyla, Hilal. Sultan demektir. Leyi; Luvi; Ulu-ay; Ay İnanışlı.

Palmira; Poli Mero; Mer soyluların Beli. Sü-mer şehri.

Sani: Caney, Cani. Halen Adıyaman’da erkek adıdır. Sasani sözcüğünün kökenidir. KomaGene krallığının adında bulunur; Şaman Canları, kısaca Şamanlar demektir.

Sasani: Susa analılar. Susa, 1.Artemis’in ön adıdır.

Şaman: Şam-an; Kom-an. Işık ve gök bilimi yapanlar. Türklerin ata kültürüdür. Saman Yolu, Şaman Bilgeliği; gök bilim, tıp, müzik, sanat ve diğer bilimleri birlikte yapmaktır.

331 yılında Doğu Roma’da Hıristiyanlık devlet dini olarak kabul edilince, Şaman bilim evleri “din dışı” ilan edilerek yerle bir edildi. Anadolu’da halen Bursa Ulucami, Kırşehir Cakabey, Divriği Ulucami, Ankara Sultan Alaeddin Camii ve Erzurum Ulucami gibi bir çok caminin mimberinde gerçek milimetrik ölçülerde Saman Yolu ahşap kabartmalar vardır, bu işaretler bu yerlerin daha önce Şaman Oğuz(Kos) bilimevi olduğuna işaret eder.

Yorumlar