Doç. Dr.  Dilek Yiğit Doç. Dr. Dilek Yiğit

Obama Yönetiminin Son Hamleleri: Hedef Pakistan

21 Kasım 2016
Obama Yönetiminin Son Hamleleri: Hedef Pakistan

Daha önce “Trump’un Zaferi Işığında ABD’nin Pakistan Politikasına Dair Öngörüler” başlıklı yazımda Trump döneminde ABD-Pakistan ilişkilerinin seyrinin ABD’den çok Pakistan’a bağlı olacağını belirtmiştim.

Pakistan’ın politikaları değişmediği müddetçe ABD’nin Pakistan politikasının özünde önemli bir değişikliğe gidilmeyeceği yönünde öngörümü Obama yönetiminin Pakistan konusunda attığı en son hamle kısmen doğrulamakta; zira Obama yönetimi Pakistan politikasını Trump dönemine miras bırakmakta kararlı görünüyor ya da  Obama Trump’un bu politikada önemli değişiklikler yapma ihtimalini -varsa eğer- zorlaştırmakta kararlı.

19 Kasım 2016 tarihinde Beyaz Saray bir açıklama yaparak, Pakistan’ın ülkesinde bulunan terörist gruplara karşı etkili önlemler alabileceğini ve alması gerektiğini belirtti. Bu açıklamada, ayrıca, hiçbir devlet kendi ülkesini bir başka devlete saldırılması için kullandırmamalı ifadesi yer aldı.

Bu açıklamanın, ABD tarafından Pakistan’ın “terörün sponsoru devlet” olarak ilan edilmesine yönelik yasa teklifinin hazırlanmakta olduğu dönemde yapılması ayrıca önemli.

Böylelikle Obama hem Pakistan’a hem de ABD’de Pakistan’ın “terörün sponsoru devlet” olarak tanınmasına yönelik yasa teklifini destekleyenlere birer mesaj veriyor. Yasa teklifini destekleyenlere mesajı ABD’nin Pakistan’ın terörizme destek verdiği konusundaki iddialar karşısında hassasiyetini göstermek ve Pakistan’ı uyarmak suretiyle gerekenin yapılmakta olduğunu izlenimi yaratmak. Pakistan’a verdiği mesaj ise, terörizm ile mücadele etmemesi ve ülkesini terör örgütlerine kullandırmaya devam etmesi halinde her an “terörün sponsoru devlet” olarak ilan edilebileceği. Pakistan’ın Hindistan ile Afganistan ile sorunları ve artan güvenlik kaygıları dikkate alınırsa Pakistan böyle bir nitelendirmeyi göze alamaz.

Obama yönetiminin Pakistan’a dair bu açıklamayı yaptığı gün Pakistan hükümeti de terörist  eylemlere karıştıkları gerekçesiyle Jamaat-ul-Ahrar ve Lashkar-i-Jhangvi Al-Alami örgütlerini yasakladı. Üstelik Pakistan Merkez Bankası ( The State Bank of Pakistan- SBP) yayınladığı rapor ile Pakistan’ın terörle mücadele maliyetinin 118 milyar Dolara ulaştığını açıklayarak, Pakistan hükümetinin teröre destek vermediği, bilakis terörle mücadele için milyarlarca Dolar harcadığı argümanını somut veriler ile desteklemiş oldu.

Mevcut tablodan başlıca iki sonuç çıkarıyorum. Birincisi Obama yönetimi “Pakistan şüphecisi” yaklaşımını Trump yönetimine miras bırakmakta kararlı görünüyor. İkincisi Pakistan ABD’nin kendisine yönelik sert tavrını yumuşatmaya yönelik adımlar atmaya başladı ve kuvvetle muhtemel bu adımlara devam edecek. Zira komşularıyla olan sorunları ve artan güvenlik kaygıları nedeniyle Pakistan ABD’yi karşısına alamaz.

Neticede ABD-Pakistan ilişkisinin seyrinin ABD’den çok Pakistan’a bağlı olduğu gerçeğinin Pakistan da farkında. Dolayısıyla Pakistan’ın ABD tarafından “terörün sponsoru devlet” olarak ilan edilip edilmeyeceği sorusunun cevabını Pakistan verecek.

 

 

 

Yorumlar